İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, son günlerde yaşanan terör olayları ile İstanbul'da şehit cenazesinde Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik "mermili saldırıyı" kınadı. CHP İl Başkanlığı'nın Bayraklı Adliyesi önünde yaptığı basın açıklamasına katılan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Atatürk ilkelerinin savunucusu, Türkiye'nin en köklü partisi CHP'ye karşı bir saldırı düzenlendiğini belirterek, "Bu il başkanlarımıza,  ilçe başkanlarımıza ve genel başkanımıza yapılmaktadır.  Burada hiç kimse sokağa çıkmasın, fikrini beyan etmesin, kimse protesto yapmasın, her şeye AKP karar versin, 79 milyon insan da alkışlasın diye sindirme politikası izlenmektedir.  Gittikleri yol, yol değil. Yaptıkları iş, iş değil. Gündem değiştirmeye çalıştıkları konular konu değil" diye konuştu.

Sağ olduğumuz müddetçe

Ülkeyi ve insanları sevdiklerini, rant ve çıkar ilişkisi için siyaset yapmadıklarını söyleyen Başkan Kocaoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: Bizim geri plan hesaplarımız yok. Biz Türkiye Cumhuriyeti'nin ilelebet yaşaması için dünyada barışın,  ülkede barışın tesisi için uğraşıyoruz;  didiniyoruz,  siyaset yapıyoruz.  Bu yoldan da dönmeyeceğiz.  Kimse de döndüremez. İnsan haklarını Türkiye'nin gündeminden kaldırıp diktatörlüğü getirmeye çalışanlara Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları dur diyecektir. Biz de sağ olduğumuz müddetçe buna karşı mücadelemizi vereceğiz."

Siyaset yapanlar sorumluluğunu bilsin

CHP İl Başkanı Alaattin Yüksel de İstanbul Vezneciler'de düzenlenen terör saldırısında şehit olan polisler Gökhan Topçu ve Kadir Cihan Karagözlü'nün Fatih Camii'nde kılınan cenaze namazında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yapılan saldırıyı kınadıklarını belirterek, şunları söyledi: Bu saldırının failleri, şehit cenazelerinde düzenledikleri provokasyonlarla bir siyasi kazanç elde etmeye çalışmaktadır. Cenaze namazında siyasi provokasyon yapacak kadar alçalan, bu yolla şehit cenazelerini bile bölerek, halkı kin ve düşmanlığa sevk etmeye çalışan zihniyet amacına ulaşamayacaktır. Saldırıdan sonra Genel Başkanımız büyük bir olgunlukla tüm siyasi partileri ortak tavır almaya çağırdı. Bizler ülkemizi seviyoruz.  Mustafa Kemal Atatürk'ün bize gösterdiği yolda 'yurtta barış,  dünyada barışı' bir kez daha haykırıyoruz. Gelin siyaset yapanlar sorumluluğunuzu bilin,  gelin birlikte olalım!"


Genel başkanımıza saldıranlar kan emici yarasalardır

CHP Güzelbahçe İlçe Başkanı Kazım Çam, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na İstanbul'daki şehit cenazesinde yapılanları kınadı. Çam, "Biz kanın durmasını, terörün bitmesini istiyoruz. Ama genel başkanımıza saldıranlar ise provokasyon yaparak terörün devamından medet uman kan emici yarasalardır" dedi.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'na gösterilen tepkiyi ve bir kişinin önüne mermi atmasını kınayan CHP İlçe Başkanı Çam, "AKP'nin son bir yıllık iktidarında 549'u polis ve asker, 453'ü sivil olmak üzere 1002 kişi yaşamını yitirdi. Daha önce Oslo'da görüşme yapanlar, sınırda teröristleri davul zurna ile karşılayıp sahra mahkemeleri kuranlar, terörist başı ile İmralı'da görüşenler, Kandil'e mesaj yollayanlar, çözüm süreci safsatasıyla teröristlerin elini kolunu sallayarak Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da cirit atmalarını sağlayanlar bugün hiçbir şey olmamış gibi davranıp terörün sorumlusu olarak muhalefeti göstermesi, hedef tahtası yapması yüzsüzlüktür, aşağılıktır, hainliktir. Çünkü dökülen kanların sorumlusu, muhatabı teröristler ve onlara çanak tutan AKP iktidarıdır. Hal böyle iken, şehit cenazelerine katılan genel başkanımız sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na önce Ankara'da son olarak İstanbul'da yapılan saldırı, kan tüccarlarının, ölü sevicilerin provokasyonundan başka bir şey değildir. Biz CHP Güzelbahçe örgütü olarak genel başkanımız sayın Kılıçdaroğlu'na yapılan bu saldırıyı şiddetle kınıyoruz ve daha önce olduğu gibi nerede olursa olsun şehit cenazelerine gitmeye devam edeceğiz. Şehit cenazelerini siyasete malzeme yapılmasına engel olacağız. Çünkü şehit olanlar bizim çocuklarımız. Biz kanın durmasını, terörün bitmesini istiyoruz. Genel Başkanımıza saldıranlar ise provokasyon yaparak terörün devamından medet uman kan emici yarasalardır.Biz CHP Güzelbahçe örgütü olarak genel başkanımıza yapılan bu saldırıyı cumhuriyete yapılan bir saldırı olarak görüyor ve sonuna kadar genel başkanımızın yanındayız, cumhuriyeti kanımızın son damlasına kadar savunacağız" dedi.


Başkanlık sisteminin provası yapılıyor

CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdal Aksünger, şehit cenazesinde Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik yapılan saldırıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Erdal Aksünger bunun AKP'nin sistematik başkanlık propagandalarından biri olduğunu, istenen başkanlık sisteminin provasının yapıldığını söyledi.
Erdal Aksünger "Genel Başkanımızın, Cezaevi İzleme Komisyonun sağlık sorunları olan mahkûmlarla yaptığı görüşmeyi anlattığı konuşmadan cımbızla bir cümle çekip, CHP'yi terör destekçisi göstermek bilinçli bir provokasyondur. Şehit cenazelerinde oluşan tepkiyi CHP'ye yönlendirmek için sosyal medya trolleri yetmeyince şimdi de cenaze trollerini görevlendirdiler. Sicili bozuk kriminal tipler bulup şehit cenazelerinde Genel Başkanımıza saldırtarak, "CHP terör destekçisidir" algısı yaratmak istiyorlar. Biz bu tertiplerin nerden kaynaklandığını çok iyi biliyoruz. Olaylar, CHP'nin Başkanlık sistemini dokunulmazlıklarla beraber referanduma götürme planını bozmasıyla başladı ve Genel Başkanın TOBB'da yaptığı "Kanımızı dökmeden başkanlık sistemi getiremezsin" çıkışıyla beraber de sistematik bir şekilde arttı" dedi.

O mermi, demokrasiye inanan herkese atılmıştır

Cumhurbaşkanının, Başkanlık sistemi için ülkeyi yönetilemez hale getirmeye çalıştığını vurgulayan Aksünger "Kaos ortamlarında toplumlar otoriter yönetimlere eğilim gösterir. Cumhurbaşkanının da mutlak iktidara dönüşmek gibi bir gayesi olduğunu biliyoruz. Bu nedenle demokratik parlamenter sistem ve muhalefet, terör ve şiddetin kaynağıdır gibi bir imaj oluşturulmaya çalışılıyor. 7 Haziran sonrası HDP'ye yapılan operasyonun bir benzerini bu süreçte CHP'ye uygulanmaya başladılar. Demokratik muhalefet yollarını tıkayarak kaos ve çatışma ortamını tüm Türkiye sathına yaymaya çalışıyorlar. Gerek bu olayın kendisi, gerek Cumhurbaşkanın açıklamaları Türkiye'yi kötü günlerin beklediğinin göstergesi, ülkenin huzuruna dair tehlike çanları çaldığının bir emaresidir. Bu olayla arzulanan Başkanlık sisteminin provası yapılmıştır. Devletin en üst protokolünün bulunduğu bir yerde ana muhalefet liderine mermi atmak, muhalif partiler ve muhalif seçmene önümüzdeki dönemde yapacakların bir habercisidir. O mermi, sadece CHP'ye değil, tüm muhalefete hatta demokrasiye inan herkese atılmıştır" dedi. Yaşananların darbe öncesi dönemleri çağrıştırdığını ifade eden Aksünger "Türkiye siyasi tarihinde toplumsal kutuplaşmaların zirvede olduğu, muhalefet yönelik baskıların alabildiğine arttığı, basının susturulduğu dönemler demokrasinin askıya alınmasıyla sonuçlanmıştır. Menderes döneminde de kutuplaşma had safhaya yükselmiş, İsmet İnönü Demokrat Partililer tarafından taşlanarak Uşak'a sokulmak istenmemişti. Süreç sonunda 1960 darbesi yapıldı. Yine CHP lideri Bülent Ecevit'e de birkaç yerde taşlı saldırı yapıldı, 1977'de Çiğli'de suikasta uğradı sonuç bizi 1980 darbesine kadar götürdü. Bu nedenle AKP içinde parlamenter demokrasiye inanan tüm siyasetçilerin gerilimi azaltma ve toplumsal barışı sağlama gibi temel bir görevleri var. İkinci olarak da bu saldırıyı yapan ve özellikle de organize kişilerin acilen ortaya çıkartılıp cezalandırılması gerekiyor. Yumurta atmayla başlayıp mermi atmaya varan bu protestolar hiç de masumane değil. Yoksa süreç hepimizi daha karanlık noktalara sürükleyebilir" uyarısında bulundu.
Editör: Haber Merkezi