26 Haziran tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren düzenleme ile ‘ticari amaçla makaron veya yaprak sigara kâğıdını, içine kıyılmış tütün, parçalanmış tütün ya da tütün harici herhangi bir madde doldurulmuş olarak satanlara, satışa arz edenlere, bulunduranlara ve nakledenlere’ 3 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası getirildi.

1 Temmuz tarihinden itibaren yürürlüğe giren yaptırıma Ege Tütün İhracatçıları Birliği Başkanı Ömer Umur’dan olumlu tepki geldi ve kararın ihracat anlamında da pozitif etkisi olacağının altını çizdi.

Ege İhracatçı Birlikleri verilerine göre; yılın ilk 5 ayında Bitkisel Ürün İhracatında birinci sırada yer alan tütün ihracatını korumaya faydası olacak bu yasal düzenlemeyi memnuniyetle karşıladıklarını belirten Umur, yasa dışı sarmalık tütün satışına 2017 yılında hapis cezası getirildiğini, ancak şimdiye kadar uygulama tarihinin iki kez ertelendiğini hatırlatarak söyle konuştu: ‘Türkiye, bu sorunu önceden teşhis etti ama ceza uygulaması çeşitli nedenlerle ertelendi. Bu yıl ise sarmalık tütünün, makaron içine doldurulmuş olarak veya yaprak sigara kağıdına sarılmış olarak satışına ceza uygulanmaya başlandı. Bu gelişme uluslararası piyasalarda markalaşmış Türk tütün tarımının sürdürülebilirliği için çok önemli bir adım oldu. Yetkililere buradan teşekkür ediyoruz.’

Olayı  ve gelişmeleri anımsıyorum...

Bir ara konuya medya da sivil toplum örgütleri ve hatta bazı muhalefet partileri de önem veriyor ve yasanın çıkmasının ‘gariban’ olarak adlandırdıkları bazı üretici, satıcı ve kullanıcıların büyük zararına olacağını savunuyorlardı.

Şimdi hiç kimseden konu ile ilgili bir yorum da yapılmadı, tepki de gösterilmedi...

Bunu da okuyucularıma anımsatmak istedim.

2021’e ertelendi

Başkan Ömer Umur, kararı doğru bulduklarını belirtirken, Ege’li tütün ihracatçıları olarak gelecek yıla dair beklentisini de ifade etti: ‘Bilindiği üzere Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan yetki belgesi almadan veya bildirimde bulunmadan tütün ticareti yapanlar da aynı yasa kapsamında 3 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası ile yargılanacaktı.

Ancak, yasadaki bu uygulama 2021 yılına ertelendi.

Ülke ekonomisini, ihracatını, çiftçinin gelirini ve sektörün yasal ticaretini korumak ve güçlendirmek adına izinsiz tütün ticareti yapanlara getirilecek bu yaptırım yasa dışı tütün ticaretini büyük ölçüde sonlandıracaktır. Önümüzdeki sene yasanın bu maddesi de yürürlüğe girdiğinde Türk tütün tarımı ve ihracatını korumak ve geliştirmek adına yapılmış bu düzenlemenin tam anlamıyla başarıya ulaşacağına eminim’

‘Kapa’ dediler, kapattırdılar

Bu arada ben yine bir hatırlatma yapayım:

Bir zamanlar Türk Tütünü çok ünlü idi...

Ama tüccar çoğu zaman bu tütünümüzü ‘kapa’ diyerek değersiz gösteriyordu.

Akhisar Tütün Denizi idi...

Aynı şekilde İzmir’de ‘Gavurköy’ denilen bölgede...

Bülent Ecevit Başbakan olunca ilk işi tütüne verilen başfiyatı ikiye katladı.

Tabii bu büyük olay oldu...

Büyük paralar kazananların işine gelmedi...

Bir de ‘virginya’ cinsi büyük yapraklı tütün ekimi gerçekleştirilince bugünlere gelindi.

Yani artık ne tütün ne de tütüncü kaldı...

Bunlar için de ‘mum yaksın’ deniliyor...

Ve şu anda ihracatçı da, sigara imalatçısı da ‘Nerede o günler?’ diyor...

DİP EKSPRES

3. kez ‘Best Of’ Ödül gururu yaşanıyor

Dünya çapındaki Wyndham Grand otelleri arasında yapılan değerlendirme sonucunda “Best of Wyndham Grand” ödülleri sahiplerini buldu.

Özdilek Otel ve Turizm’in başarılı otellerinden Wyndham Grand İzmir Özdilek, son iki yılda olduğu gibi bu yıl da Best of Wyndham Grand ödülünü almaya hak kazandı.

Covid-19 virüsü ile mücadele kapsamında süreçlerini Wyndham Hotels & Resorts, Dünya Sağlık Örgütü, T.C. Sağlık Bakanlığı, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı‘nın belirlemiş olduğu kurallar çerçevesinde uygulayarak kapılarını yeniden ziyaretçilerine açan otel, aynı zamanda Kültür ve Turizm Bakanlığı adına Türk Standartları Enstitüsü (TSE) tarafından yapılan ‘Güvenli Turizm Sertifikası’ denetlemesini başarıyla geçerek bu sertifikaya İzmir merkezde sahip olan ilk beş yıldızlı otel oldu.

312’sini Çinli şirketler geliştirdi

Dünyadaki süper bilgisayarlara ilişkin sıralamada yetkin olarak bilinen Top500, Çin üreticilerinin dünyadaki en hızlı süper bilgisayarları üretenler arasında sistem sayısı itibariyle en ön sırada bulunmaya devam ettiğini belirtiyor.

Lenovo, Sugon ve Inspur gibi üç Çinli tedarikçi tarafından sağlanan süper hızlı bilgisayarlar, Top500 tarafından verilen listedeki en etkin 500 sistemin 312’sini oluşturuyor.

Bu 312 sistemden 180’ini Lenovo, 68’ini Sugon ve 64’ünü de Inspur sağladı.

 En hızlı son süper bilgisayar ise Japonlara ait olan “Fugaku” sistemi. Arkasından ABD’nin “Summit” sistemi ve üçüncü olarak da Amerika’nın Kaliforniya eyaletindeki Lawrence Livermore laboratuvarında üretilen “Sierra” geliyor.

Çin süper bilgisayarları “Sunway Taihu Light” ve “Tianhe-2A” listenin dördüncü ve beşinci sırasında yer aldılar.