Menemen Belediye Başkanı Serdar Aksoy, geçenlerde, 'Menemen zeytinini markalaştıracağız' açıklamasını yaptı.
Bu arada eksiklikleri tamamlanarak günümüz şartlarına göre revize edilen Menemen Belediyesi Emiralem Kontinü Zeytinyağı Fabrikası, son teknoloji makineleri ile hizmete girdi.
günlük 15 ton zeytin işleme kapasitesine sahip fabrikada her 1 ton zeytin karşılığı 25 kilogramlık doğal gübre desteğinin yanında çıkan zeytinyağından sadece yüzde 10'luk bir kesinti gerçekleştirilecek. Bu kesinti de yine üreticinin ortak olduğu Tarım ve Hayvancılık Kooperatifi bünyesinde değerlendirilip çiftçiye destek sağlanacak. Bunların yanında her 1 ton zeytin getiren çiftçiye bir çuval organik gübre verilerek organik tarım desteklenecek.
Menemen Belediyesi Tarımsal Hizmet Müdürü Üzeyir Karaca, 'Amacımız üreticiye katkı sağlamak' dedi.
Böyle girişimleri destekliyoruz.
Şimdi bir de işin uzmanı, üretici, sanayici ve ihracatçı Ali Güreli'ye kulak verelim.
Çünkü bu günlerde benzer çok haber duyacağız...

Hayatın gerçeği

Önce bağbozumları başladı, yakında zeytin hasadı da başlar.
Hasattan önce sektör toplantıları yapılır.
Hafif kalabalık olanlarına, toplantının yapıldığı ilin valisi de katılır ve mutlaka bir konuşma yapar.
Misal 'Zeytinyağı sağlığa çok faydalıdır!' der.
Dinleyenler mest olur tabi;  dürtüşüp, 'Bak ne güzel bildi!' derler birbirlerine...
Bu güzel cümleden, 'Valinin (dolayısı ile devletin) sektöre verdiği önem hemen belli oldu!' derler.
'Hayırlı olsun!' der vali ve çok meşgul olduğunu, onca yoğun programı içinde zeytinyağına çok önem verdiği için on dakikada olsa buraya mutlaka katılmak istediğini ve geldiğini ama hemen ayrılmak zorunda olduğunu söyler.
Bu küçük skeç ile sektör toplantısında sorunların konuşulacağı süreden bir yarım saat çalmıştır.
Yine hayatını başka işlerden kazanmış ve artık yaşlılığında üç beş para harcayıp kendi kafasına göre bir bahçe yapmış ve üç beş uyanığın 'Abi sana bir hikaye yazalım, yap kendi markanı da yürü bizce' önerisine uymuş, misal ülkede üretilen malın yüz binde bir veya ikisini üreten ve onu satmaya çalışan, işler hayal ettiği gibi gitmediği, yani çuvalladığında bir suçlu arayan, kendi budalaca ve naif işindeki sorunu ,sektörün sorunu zan eden ve bir çok önemli sorundan önce, kendi geçinmek için değil, eğlenmek için yaptığı işin konuşulmasını talep eden değişik zangoçlar vakit çalmaya başlar.
Uzun uzun daha önce dev Alman ilaç şirketinde müdürlük yaptığını, yaptığı bu müthiş görevlerin yanında, tarım işininin çocuk oyuncağı sayılacağını falan anlatır.
Gerçek üreticiler; hafif tamam ya da 'he!' gibisinden ona bakıp sırıtır.
Ama mikrofonu almıştır bir kere, en kaliteli yağı kendinin ürettiğin vs. de anlatır.
Vs vs... Ama işte böyle değişik şapkalı bir herifte, bir yarım saate mal olmuştur.

Sayıları çok fazla

Sonradan gurmeler, doğacılar, çevreciler, vs. vs'den kalan vakitte sorunlar konuşulur ama vakit yetmez.
E yetmesin seneye çözülür acelesi mi var!
Maksat güzellik olsun.
'Gel ağbey sana bir hikaye yazalım!
Yap kendi markanı yürü bakma arkana, maksat yan sanayi kazansın.
Bu sektöreden geçinenlere bereketli bir sezon olsun .
Yan sanayiye de!'

 DİP EKSPRES

Pamukta tüccar krizi

Foça ve Menemen'de pamuk üreticiler, tüccarların fiyat politikasını eleştirdi.
Foça Ziraat Odası Başkanı Saim Demirbaş 'Çiftçi olarak son yıllarda çok zor günler geçiriyoruz. Maliyetler yüksek.
Ancak çiftçi, tüccarın insafına bırakılmış durumda.
Pamukta yüzde 42-45'lerde olan randımanlar, 38-36'lara çekilmiş durumda.
Bu da üreticinin eline geçen parada ciddi bir düşüşe neden oldu.
Şimdiki randımanlarla çiftçinin eline geçecek olan para üreticinin üretim maliyetini karşılamıyor devletimizden bu konuda destek istiyoruz.' dedi.