Göztepe hemen hemen her sene olduğu gibi, bu sene de transfere doymuyor. Bugüne kadar önümüzdeki sezon için toplam 12 transfer yaptı ve hâlâ da yeni oyuncular peşinde olduğu hakkında söylentiler var. Bu rakam artacak gibi.
Takım sporlarında başarının anahtarı oturmuş bir kadrodur. Oyuncuların birbirini iyi tanıması çok önemli bir unsurdur. Ne kadar çok birlikte oynarlarsa, o kadar başarılı olurlar. Göztepe için bu her ne kadar dezavantaj gibi görünse de, 1. Lig'de mücadele eden diğer takımlar da Göztepe gibi sil baştan kadro kurduklarından şartlar eşitleniyor. Böyle olunca da, birbirine en kısa zamanda uyum sağlayan takım ön plana çıkıyor.
Geçen sezonun şampiyonu Adanaspor, toplam 13 transfer yapmıştı. Baştan iyi gitmese de, haftalar ilerledikçe yenilmeyen bir takım haline geldi ve uzak ara ipi göğüsledi.
Geçen dönemlere baktığımızda alınanlar genellikle deneyimli ve tanınmış oyunculardı. Bu sezon deneyimlilikten daha çok, genç oyunculara yönelindiğini görüyoruz. Gelenlerin yaş ortalaması 23,6. Oldukça düşük bir ortalama. Daha iyi karşılaştırmak için de giden oyuncuların yaş ortalamasını vermek lazım ki; o da 27,7. Aradaki fark 4.
Bir oyuncunun takıma üst düzey katkı sağlayabilmesi için başarıya aç olması en gerekli şartlardan biridir. Deneyimli ve tanınmış oyuncular için 1. Lig, alt seviye bir lig. Burası kendilerini gösterecek bir yer değil. Dolayısıyla iyi bir performans beklemek hata olur.

Geçen sezon bu hatayı Karşıyaka yaptı. Süper Lig'de en üst düzeye çıkmış oyuncuları ve önceki sezonun 1. Lig şampiyonu olan takımın oyuncularını transfer etti. Süper Lig'in en iyi takımlarında oynayıp, 1. Lig'e gelmek ve 1. Lig'de şampiyon olup, Süper Lig'de oynayamayıp, tekrar aynı seviyede kalmak, moral bozukluğu ve isteksizlik yaratır. Yaptıkları iş 2. plana atılır, sosyal hayat ve para ön plana çıkar. Bu da performansı en aşağı indirir. Sonuç olarak yıldızlar kadrosuna rağmen Karşıyaka, sonuncu oldu ve küme düştü.
Burada en büyük iş teknik kadroya düşüyor. Bu gençleri en kısa zamanda birbirlerine alıştırması, bir takım haline getirmesi gerekiyor.
Sonraki iş taraftara düşüyor. İlk maçlarda, geçen sene Adanaspor'da olduğu gibi sorunlar yaşanabilir. Ne olursa olsun, her zaman takımın arkasında durmalılar, inançlarını kaybetmemeli, bunu da takıma hissettirmeliler. Kötü tezahürat ve kötü yorumlar, bu gençlerden oluşan oyuncuların morallerini çok çabuk bozabilir. Moraller bozulduğunda da hedeflere ulaşmak hayal olur.
Hedefleri yüksek tutmak da büyük bir baskı oluşturur. Bir hedef belirlemek yerine, maç maç düşünmek, bana göre en iyi yöntemdir.
Başkan Mehmet Sepil'den de bahsetmeden olmaz. Göztepe için büyük bir şans. Vurduğum vurduk, kırdığım kırdık başkanlardan biri değil, sakin biri. Bu sakinlik takıma da bir huzur katıyordur mutlaka. Başkanın verdiği bu huzur, taraftarın verdiği coşku ve kazanma azmiyle birleşince, başarı daha çabuk gelecektir.

5 hafta beklemeli

Fenerbahçe, Monaco karşılaşmasında güzel oynadı oynamasına ama yere göğe sığdırılamayacak kadar da iyi değil. Takımın yanında Emenike ve Bucaspor altyapısında yetişen Salih Uçan'da yere göğe sığdırılamayan oyuncular idi. Maalesef çok erken havalara giriyoruz, hem de çok erken.
Liglerin başlamasından 5 hafta kadar sonrası belirleyici unsurdur. Bu tarihten sonra takımlar tam oturur, oyuncular form tutar, kıran kırana maçlar başlar. Öncesinde oynanan futbol genellikle yumuşak olur. Lig başlamadan hiç kimse sakatlanmak istemez. İstemediği için de kendini antrenmanlarda ve hazırlık maçlarında çok zorlamaz. Zorlamadığı için de formunu ligler başladıktan bir süre sonra yakalar.

Kaliteyi belirleyen pozisyon

Maçın 50. dakikasında Emenike topu rakibinden söktü aldı ve korumayı da başardı. Ceza sahasına yakın pozisyondaki Ozan'a pas attı. Ozan ise topu tuttu. Etrafı kalabalıktı. Birden baskı gördü ve topu kaptırdı. Oysa pas gelmeden önce etrafını süzse, sağ tarafta bomboş pozisyonda olan arkadaşını görürdü. Bekletmeden o arkadaşına atsa, önemli bir gol pozisyonu yakalanmış olurdu. İşte bu tek basit pozisyon bile, bir oyuncunun ne kadar yetenekli olduğunu gösterir.

Başrolde Rosberg vardı

Almanya'nın ev sahipliği yaptığı Formula 1 değişik olaylara sahne oldu. Yarışa ilk sırada başlayan Rosberg, startta çok yavaş kalınca 4. sıraya kadar geriledi. Geçen hafta da kötü bir start almıştı. Bunu takım arkadaşı Hamilton, önceki yarışlarda arka arkaya yapmış ama sonrasında aşmayı başarmıştı.
Rosberg, 3. sıraya yükselebilmek için, hiç beklenmedik bir yerde atak yaptı. Viraj dönülürken Versttapen yavaşladı ama Rosberg kendini virajın içine atıp, frenlemeyi geç yaptı. Dönemedi ya da başkalarının dediği gibi bilerek dönmedi ve Verstappen'in de dönmesini engelleyerek pist dışına çıkmasına neden oldu. Kendisi her ne kadar 3. sıraya yükselse de, hatalı bulundu ve 5 saniye cezası aldı.
Bu ceza, yeni inanılmaz bir olayı da beraberinde getirdi. Cezasını çekmek için pite gelen Alman pilotun beklemesi gereken 5 saniyeyi, takım çalışanları iyi tutamayınca, garantiye gidildi ve fazladan bekletildi. Bu süre 8 saniye idi. Formula 1'de saliselerin bile çok önemli olduğunu düşünürsek, 3 saniye çok fazla bir süre.

Transfer köşesi

Akhisar Belediyespor: Olympic Lyon'dan ayrılan Kongo asıllı 31 yaşındaki ön libero Arnold Mvuemba Makengo'yu renklerine bağladı. Orta sahanın ortasında da oynayabiliyor. 2009-2012 yılları arasında takımının as oyuncusu olmuşken, diğer sezonlarda yedek kulübesine mahkûm kalmıştı. Son sezonda kadroya girmekte bile zorlandı. 'İdare etsin yeter' düşüncesiyle transfer edilmiş bir oyuncu. Pek bir şey beklememek gerekir.

Göztepe: Trabzonspor'dan 20 yaşındaki kaleci Yavuz Aygün'le 3 yıllık sözleşme imzaladı ve hiç bir ücret ödemedi. Boyu 1.93. Kariyeri boyunca sadece Süper Lig'de 13 dakika oynayabildi ve bu süre içerisinde 3 gol yedi. O maçta Kasımpaşa'ya 6-0 yenildiler. Nerede izlediler, neyini beğendiler de transfer ettiler bilemiyorum. Yavuz için söyleyeceğim şey ise mutlaka forma şansı bulmalı yoksa futbol dünyasından silinip, gidebilir.

Altınordu: Trabzonspor'dan 21 yaşındaki ofansif orta saha oyuncusu Aldülkadir Parmak'ı kiraladı. Sol kanatta da görev alabiliyor. 3. ve 2. Lig'de başarılı bir performans sergilemesine rağmen, geçen sezon 1461 Trabzon'da çok vasat bir oyun ortaya koydu. Geçen sezonu tekrarlarsa, kadroya giremez.

Manisaspor: Nazilli Belediyespor'dan 29 yaşındaki sol bek Gökhan Dinçer'i kadrosuna kattı. Sol tarafta orta saha ve hücum bölgesinde de görev alabiliyor. Akhisar'ın altyapısında yetişmiş ve Denizlispor'da da forma giymişti. Gezen sezon 2. yarısında yedek kulübesine mahkûm kalmıştı. Pek fazla bir fayda beklememek gerekir.

Denizlispor: Alanyaspor'dan 27 yaşındaki sol bek Kerem Can Akyüz'le sözleşme imzaladı. Sol orta saha ve açıkta da oynayabiliyor. Karşıyaka altyapısında yetişti ve birçok kulüpte forma giydi. Geçen sezonun son haftalarında kadroya alınmadı. Performansı genel olarak iyi idi. Takımda sırıtmaz.

Balıkesirspor: Gaziantep BB.'den, 30 yaşındaki sol kanat oyuncusu Orta Afrika Cumhuriyeti pasaportlu Foxi Kethevoama'yı transfer etti. Orta sahanın ortasında da oynayabilen futbolcu, her iki ayağını da kullanabiliyor. 27 kere milli oldu. Astana formasıyla Şampiyonlar Ligi'nde de mücadele etti ve Galatasaray'a karşı 2 maça da çıktı. Genel olarak iyi bir performans sergileyen Foxi, sezon ortasında geldiği Gaziantep BB.'de, göze giremedi. O bir geçiş dönemiydi bana göre, bu sezon Balıkesir'de çok işler yapacaktır.

Bandırmaspor: Sao Bernardo'dan, 30 yaşındaki Brezilyalı ön libero Marino da Silva'yı transfer etti. Orta sahanın ortasında ve sağ bekte de görev yapabiliyor. İlk defa Brezilya dışına çıkıyor. Bu büyük bir dezavantaj. Serie A'da pek başarılı olamayan oyuncu, Serie B'de iyi bir performans sergiledi. Devam eden ligde, 13 haftada sadece 2 kere 90 dakika forma giyebildi. Türkiye'ye ne kadar uyum sağlayacağını kestirmek çok zor.

Menemen Belediyespor: Manisaspor'dan 26 yaşındaki kaleci Bayram Olgun'u bonservissiz kadrosuna kattı. En parlak zamanı geçen sezondu ve tüm maçlarda 90 dakika boyunca kalesini koruyup, takımının şampiyonluğunda büyük pay sahibi oldu. Takımı 1. Lig'e çıkmasına rağmen, kendisinin yine 2. Lig'de kalması biraz moral bozukluğu yaratacak olsa da, bunu en kısa sürede atlatır.