Günümüzde hızla değişen koşullar firmaları stratejik ortaklıklar, sermaye yapıları, büyüme stratejileri ve finansman kaynakları gibi konularda farklı yaklaşımlara yöneltiliyor. Bu süreçte kurumsal finans uygulamaları gerek kurumsal performans gerekse firma sürekliliği açısından büyük önem taşıyor. Düzenlenen Kurumsal Finans Mini MBA Programları, firmalarda kurumsal finans altyapısını güçlendirme, etkin ve yenilikçi kurumsal finans çözümleri geliştirme ve karar alma süreçlerinde yol gösterici ve destekleyici bakış açıları sunmayı amaçlıyor. Ama nedense İzmir bu tür çalışmalara ve eğitimlere hep kapalı...
Ya da belli kişi ve sözde kurumlarla, yani ahbap çavuş ilişkileri ile bu işi yürütmeye çalışıyorlar. Arada da medyatik bir iki isim büyük paralar harcanarak getiriliyor. Tabii ki giderler İzmir halkının cebinden çıkıyor.
Kurumsal finans ile ilgili temel konuların yanı sıra strateji yönetimi, pazarlama ve marka yönetimi, finansal risk yönetimi, davranışsal finans, piyasaları okuma ve yorumlama gibi farklı alt başlıkları da içermektedir. Yani eğitim programı, aynen 'Ar-GE' gibi gayet ciddi bir iştir. Bir ara Türkiye 'AR-GE'de büyük atılım yaptı...
Çoğu gösteriş ve birilerine hoş görünmek için idi. Devletten nasıl para alınır, düşüncesi hep önde geliyor, nedense. Son zamanlardaki Konkordato girişimleri gibi...
Bu firmalara, işleri tıkır tıkır giderken kimler akıl veriyor?

Seminerlerin konuları

Bakıyorum, sürekli davetler geliyor. Konular hep belli...
Son davetti şöyle deniliyor: 'Rekabet gücünü arttırmak için üretim verimliliği uygulamaları ve maliyet düşürme semineri...
Seminerimizde 'üretim verimliliği' kavramı geniş bir perspektiften ele alınacak. Üretim verimliliği uygulamalarında endüstriyel psikoloji, uygulamada başarısızlık nedenleri, mavi yakalıların önemi ve bazı Yalın Teknoloji uygulamaları konularında bilgi verilecek.'
Bunlara kafa ya da karar veren oluyor mu?
İşin kolayını, aldatmayı, kandırmayı, günün şartlarından yararlanmayı bilenler başka türlü düşünür mü?
 
Avantaja bakın!

Bakın size bir açıklama ya da bilgilendirmeden söz edeyim: İzmir Ticaret Odası, İtalya'nın en önemli kültür turizmi dergilerinden Archeologia Viva Dergisi editörü ile bir yurtdışı fuarında temasa geçerek İzmir'in arkeolojik ve etnik değerlerini anlatan bir makaleyi 'ücretsiz olarak!' yayınlatmayı başardı.
Söz konusu makalenin tanıtımı için İZTO  (Bana göre İTO) daveti ile İzmir'e gelen Archeologia Viva Dergisi editörü Piero Pruneti ve Archeologia Viva Dergisi arkeoloğu Catania Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Massimo Frasca'nın katılımı ile İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Emre Kızılgüneşler'in açılış konuşmasını yapacağı toplantı gerçekleştirildi.
Neyle övünüyoruz:
'İzmir'le ilgili bir yazıyı bir dergide para ödemeden yayınlatmışız!'
Demek ki, hep para ödüyorduk...
Karşılığı alınıyor mu?
Aklıma geldi, İzmir olarak geçen yıl Moskova'da 'Türk haftası' için yapılan etkinliklere çok büyük maddi katkı koyduk. Acaba bir Rus'u etkileyebildik mi?
Hiç İzmir'in adı geçti mi?
İzmir'den İzmirlinin parası ile kimler gitti, yedi içti döndü...
Baksanıza İTO'dan yapılan açıklamaya göre, iki kişi 'davetli' olarak İzmir'e gelmiş...
Ne kadar harcama yaptık, karşılığını alabilecek miyiz?
Yasada bile, 'tacir' nasıl tarif ediliyor. Okumalarını öneriyorum...

Bakalım göreceğiz!

Piyasaları canlandırmaya yönelik tedbirler kapsamında mobilyadaki KDV oranı yüzde 18'den yüzde 8'e düşürüldü. Ekonomideki dalgalanmalar sebebiyle yaşanan durağanlığın önüne geçmek için atılan adım, satışlara ivme kazandırarak mobilya sektörünü hareketlendirmesi bekleniyor.
Geçen yıl, ilk etapta 2 ay süre ile başlanan sonrasında 8 ay olarak uzatılan KDV indiriminin iç piyasadaki tıkanmaları büyük oranda iyileştirdiğini vurgulayan Loda Mobilya Yönetim Kurulu Başkanı Davut Karaçak, devletten gelen KDV indirimi teşvikini değerlendirdi. Loda Mobilya Yönetim Kurulu Başkanı Davut Karaçak,  'Mobilyadaki KDV indirimi, sektöre derin bir nefes aldıracak' dedi.
Bakalım göreceğiz!


DİP EKSPRES

Çin'de tesis kuracak

Honda Motor 'un Çinli GAC Group ile ortak girişimi, Çin'de yeni enerjili araç üretimi alanında 3.27 milyar yuan (469 milyon $) yatırım yapacak. Bu girişim, Honda ve GAC'ın Çin'in otomotiv sektöründe getirmiş olduğu çevreci araba üretim kotalarını tutturma çabasının bir parçası olarak ortaya çıktı. Çin'in uygulamaya koyduğu regülasyona göre 2019 yılına kadar bir otomobil üreticisinin toplam araç üretiminin yüzde 10'unun çevreci araçlardan oluşması gerekiyor.