16 Nisan referandumu için Almanya'daki seçmenlere yönelik kampanya yürütmek isteyen Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ve Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci'nin programlarına izin verilmemesi, Almanya ile yeni bir krize sebep oldu.

Son bir yılda Almanya ile birçok konuda kriz yaşadık. Almanya'nın Ankara Büyükelçisi Martin Erdmann, Dışişleri Bakanlığı'ndan çıkmıyor desek abartmış sayılmayız. Erdmann, geçen yıl Mart ayından bu yana altı kez Dışişleri Bakanlığı'na çağrıldı...
Almanya ile yaşanan en büyük kriz Alman Parlamentosu'nun 1 Haziran 2016'da, 1915 olaylarını 'soykırım' olarak nitelendiren tasarıyı onaylaması ile yaşandı. 1915 olaylarını 'soykırım' kabul eden kararın ardından İncirlik'teki Alman askerlerini ziyaret etmek isteyen Alman Savunma Bakanlığı Müsteşarı Ralf Brauksiepe başkanlığında, milletvekillerinden oluşan heyetin talebi reddedildi. Konuyla ilgili açıklama yapan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 'İncirlik Üssü'ne askeri ve teknik heyetler gelebiliyor, askeri olmayanların, özellikle siyasetçilerin İncirlik'e ziyaretini uygun görmüyoruz' demişti.

Almanya ile Türkiye arasında kriz yaşanmasına neden olan bir diğer konu ise 15 Temmuz darbe girişimi sonrası yaşananlar oldu. Yetkililer, darbe girişimi sonrası Almanya'dan beklenen desteği bulamadıkları gerekçesiyle sert açıklamalar yaptı. Almanya ise bu açıklamalara cevabını, 31 Temmuz'da Köln'de yapılması planlanan 'Darbeye karşı demokrasi mitingi'ne telekonferans yöntemiyle katılacak Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın iznini iptal ederek verdi.
Başta Zekeriya Öz ve Celal Kara gibi savcılar olmak üzere Gülen Örgütü'ne mensup bazı isimlerin Almanya'da barınması ve Almanya'nın bu kişileri iade etmemesi...
HDP Eş Genel Başkanları'nın tutuklanması ve bazı medya kuruluşunun kapatılması üzerine Berlin'den gelen tepkiler... AKP milletvekili ve TBMM Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı, pasaportunu çaldırdığı için aldığı geçici pasaport sebebiyle Köln Havalimanı'nda saatlerce alıkonulması...
Almanya'da Diyanet İşleri Türk İslam Birliği camilerinde görev yapan bazı imamlar hakkında, 'casusluk' iddiasıyla soruşturma başlatılması...
Alman NDR televizyonunun, mizah programında Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik ağır eleştiriler içeren bir video yayınlaması... gibi birçok konu Almanya ile Türkiye arasında krize neden olmuştu...

Almanya ile yaşanan son kriz ise Alman Parlamentosu'nun 1 Haziran 2016'da, 1915 olaylarını 'soykırım' olarak nitelendiren tasarıyı onaylaması sonrası yaşananları hatırlattı... O günlerde Alman ürünlerini boykot amaçlı sosyal medyada yayılan 'Alman mallarını protesto ediyoruz ve Alman otomobillerine binmiyoruz' kampanyasına Osmaniye Düziçi'nin AKP'li Belediye Başkan Ökkeş Namlı, Mercedes marka aracının logosunu siyah bir bezle kapatarak destek vermişti.

Mercedes, bu sarsıcı eylem nedeniyle o gün ne kadar zarar etti bilinmez ama bu tarz eylemlerle şimdilik karşılaşmadık. Hem AKP İstanbul Milletvekili Burhan Kuzu'nun yaptığı açıklamaya bakılırsa buna gerek de yok. Burhan Kuzu 'Almanya'nın mitinglere izin vermemesinin sebebi bizi kıskanıyor olmaları. Üçüncü havalimanı yapıldıktan sonra çıldırdı onlar. Havaalanı hemen hemen kapanmak üzere. Bunlar Almanya için bir dert oldu asıl mesele bu' diyor.
Milletvekili Burhan Kuzu'nun açıklamalarından olsa gerek, şimdiye kadar Mercedes marka aracını yakmaya çalışan kimse yok. Ama özellikle kırmızı plakalı Mercedes marka araçlardan oluşan konvoylarıyla şehir şehir dolaşan yetkililerden Almanya'ya yönelik sert açıklamalar gelmeye devam ediyor.
Bence siz de delilik etmeyin, çekilin o aracın yanından, bırakın o benzin bidonlarını elinizden... Kıskanıyorlar işte niçin anlamak istemiyorsunuz? Bizdeki köprüleri, havaalanlarını, özellikle de ileri demokrasimizi çok kıskanıyorlar!..