6 haftadır mağlubiyet yüzü görmeyen Altınordu, sahasında 5 haftadır kazanamayan Akhisarspor'u ağırladı. Karşılaşma sonunda yukarıda verdiğim rakamlara 1 eklendi. Yani ev sahibi takım yine mağlup olmadı, konuk takım yine galip gelemedi. Maç kırmızı siyahlı takımın 2-0 üstünlüğü ile sona erdi.
***
Mücadele tempolu başladı ama Metehan'ın 6. dakikada attığı golden sonra zaman ilerledikçe yavaşladı. Akhisar topa biraz daha fazla sahip oldu. Ataklarda özellikle sağ tarafı kullandı. Gole daha çok ortalarla gitmek istedi ama isabet oranı çok düşüktü.
Altınordu biraz fazla geri çekildi. Rakibini ceza alanına çok soktu. Erhan'ın başarılı kurtarışları sayesinde kalesinde gol görmemeyi başardı. Hücumda şutu tercih etti. Çok müsait pozisyonlar yakaladı. Ya kaleci Gökhan'a takıldı ya da kaleye isabet ettiremedi.
Bu ligde kalecilere pek fazla iş düşmez ama bu sefer oldukça çok mesai yaptılar. Kurtarışları çok çok fazlaydı. Kalecilerin maçı oldu. Bunun en büyük sebebi de her iki takımın savunmasının çok aksaması idi. Konuk takım için geride olması ve gol atmak için defans güvenliğini 2. plana itmesi kabul edilebilir bir neden olabilir. Ama ev sahibi takım için bir neden bulamıyorum.
***
Kırmızı siyahlı oyuncular, kalelerine yakın yerden rakiplerinin kullandığı duran topta, el ele tutuştular. Bunun oyuna bir etkisi olacağını düşünmüyorum. Rakip takım oyuncuları üzerine koştuklarında zaten tutmayı bıraktılar. Bırakmasalar, penaltıya bile sebebiyet verebilirler.    

Balıkesir'de gol sesi çıkmadı

Balıkesirspor ile Altay kozlarını paylaştı ve iki takım da birbirlerine üstünlük sağlayamayınca maç 0-0 sona erdi.
Skor olarak her ne kadar dengeli olsa da, oyun olarak konuk takım Altay, büyük bir üstünlük kurmuştu. Balıkesir, parasızlık yüzünden birçok oyuncusunu kaybetmişti. Oldukça çok sarsılsa da kendini yavaş yavaş toparladığını gösterdi. Bu toparlanma nereye kadar gider, bunu zaman gösterecek. Elinde Foxi ve Malle gibi oyuncular takıma büyük bir güç katıyor. Özellikle Malle'nin topla attığı deparlarda, rakiplerinin onu tutması çok zor oluyor. Deneyimli oyunculara da sahip. Bundan çok daha iyisini yapabileceğini düşünüyorum.
Altay, birçok gol pozisyonu yakaladı, kaleci Vukovic kalesinde devleşti. Ne yaparsa yapsın topu bir türlü ağlarla buluşturamadı. Böyle durumlarda genellikle sahneye Paixao çıkardı ve bir şekilde golü bulurdu ama geçen seneyi çok aratıyor.

3 dakikalık Karşıyaka

Bahardan kalma bir günde Karşıyaka evinde Erbaaspor'u konuk etti. 3 dakikada 2 gol attı, sonra yattı. Oyunun kontrolünü tamamen rakibine verdi. Hızlı hücumlarla gol aramaya başladı.
Erbaaspor, çok fazla yüklenmesine rağmen az sayıda pozisyon bulabildi. Fırsatlar ayağına kadar geldi, topu ağlarla buluşturamadı.
Karşıyaka hızlı hücumlarda mavi beyazlı takımı eksik yakaladı, değerlendirmeyi bir türlü başaramadı. Bazen pas hataları yaptı, bazen de kötü şutlar çekti. Yüzde yüzlük goller kaçırdı. İkinci yarıda bulduğu tek golle de skoru 3-0'a getirdi ve 3 puanı hanesine yazdırdı.
Yeşil Kırmızılı takımın gollerden sonra bu kadar geri çekilmesi ve oyunu rakibine tamamen teslim etmesi, ileride başına büyük dertler açabilir. Bu psikoloji her ne kadar ülkemiz takımlarında çok olsa da, biraz fazla aşırıya kaçıldı. Defansı da iyi yapamadılar. Ceza alanı önünde bile rahat pas yaptırdı, adam adama oynamakta sorun yaşadı.
Erbaaspor da genç oyunculardan kurulu idi. Yetenekli oyuncuları vardı. Gol yollarında da yeteneklerini gösterseler, skor farklı olabilirdi.