"Tarih; yazdığınızda sizin, okuyamadığınızda başkalarının elinde size dönmüş güçlü bir silah olarak karşınızda bulabileceğiniz kültürünüzün en temel ögelerinden birisidir. Tarih yazıcılar; üzerinde niyetleri olan ülkeler için istediklerini ince detaylarıyla ilmik ilmik işleyerek bilinçaltına yerleştirirler. Gelecek nesillere bırakacağınız kadim kültürünüzü siz farkına varamadan elinizin altından alıverirler. Bu hadiselere tarih içerisinde sıkça rastlamanız mümkündür. Özellikle Türk kültürü üzerine oynanan oyunlar yüreği vatan diye çarpanların farkında oldukları bir durumdur. En bariz örneğiyle Orta Asya denilerek hafızalarımıza kazınan coğrafyanın köklerindeki gerçekliktir. Özellikle oryantalistlerin bilinçli bir şekilde üzerinde oynadıkları tarih yazıcılığı toplumun demografik, sosyal, ekonomik ve en mühimi kültürel kodlarının değiştirilmesini amaçlamaktadır. Gülünç duruma düştüklerinde ya da bilinçli yaptıkları tespit edildiğinde anakronizm ile açıklanmasında iyi niyet aramak saflık olacaktır. Tarihimizin bize bıraktığı miras bellidir. Bu mirası gelecek nesillere, evlatlarımıza bırakmak ve devamını sağlamak en birinci vazifelerimizden olmak durumundadır.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün bizlere emir mahiyetinde mirasını dikkatle takip etmek mecburiyetindeyiz.
"Tarih yazmak, tarih yapmak kadar mühimdir. Yazan yapana sadık kalmazsa değişmeyen hakikat, insanlığı şaşırtacak bir mahiyet alır."
Bu topraklardan çıkan oryantalistlere inat tarihimizi yazanlara vefa borcumuzu ödemeye devam edeceğiz. Geleceğe bırakacağımız mirasımız geçmişimizin şanlı tarihi olacaktır.
Yine Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün sözlerinde ifadesini bulan şu sözlerin izinden gitmekten vazgeçmeden, tarihin tozlu yaprakları arasında sağa sola savrulmadan doğrunun izinden ayrılmamalıyız.
"Evvelâ millete tarihini, asil bir millete mensup bulunduğunu, bütün medeniyetlerin anası olan ileri bir milletin çocukları olduğunu öğretmeliyiz."
Asil bir milletin devamı olduğumuzu ve muasır medeniyet iddiasında olan emperyalist beyinlerin geleceğimize dair işlemeye çalıştıklarını anlamak ve oyunu bozmak adına çalışmak; durmadan, yorulmadan çalışmak zorundayız.