Son yerel seçimlerde aldığı başarısız sonuçlar, seçim sonrası Genel Başkan

Meral Akşener’in, olağanüstü toplanacak Genel Kurul’da aday olmayacağını

açıklaması, partinin önemli isimlerinin istifası ve ortaya çıkan genel başkan

adayları ile İYİ Parti’de tam bir kaos yaşıyor. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, Meral Akşener’e, “Partinin başında kal..” çağrısı yapması da örgütte tepkiyle karşılandı.

İYİ Parti’nin kurucularından, partinin ilk İzmir İl Başkanı, İzmir Milletvekili

Yıldırım Ulupınar, partinin düştüğü bu duruma çok üzüldüğünü belirterek,

sosyal medyasından bir mektup yazdı.

Mektubunda, partinin bugün getirilmek istendiği aşırı sağ pozisyonunun doğru olmadığını ifade eden Ulupınar, “Kurtuluş Merkez Sağ’da” dedi.

İşte, “Testi kırılmadan uyarı yapmayı uygun buldum” diyen Yıldırım Ulupınar’ın tüm partililere seslendiği mektubun tam metni:

Değerli arkadaşlarım,

İYİ Parti’yi kurarken herkesi ve her kesimi kucaklamak için çıktığımız yolda

geldiğimiz bugünkü nokta, beni yeniden düşünmeye sevk etti. Üzülerek ifade

ediyorum ki hayal kırıklığı yaşayan milyonlarca insandan biri de benim.

Ne yazık ki, İYİ Parti bugün makas değiştirerek siyasetin uç bir noktasına doğru

savrulma tehdidiyle baş başa.

Kurucusu olmaktan onur duyduğum partimin bulunması gereken yer, kendini

siyasetin uç noktalarına hapsetmek olamaz.

40 yıla varan siyasi tecrübemin ışığında, her zaman inandığım bir gerçeğin altını

çizmek isterim.

Türk siyasetinin ana omurgası, lokomotifi ve yol gösteren deniz feneri her daim

‘Merkez Sağ’ olmuştur.

Rahmetli Adnan Menderes’ten bu yana, Demokrat Parti, Adalet Partisi ve Doğru

Yol Partisi çizgisinde bir siyaset, Anadolu coğrafyasının ana omurgasını

oluşturmuştur ve bundan sonra da aynı görevi görmeye devam edecektir.

İYİ Parti olarak bu boşluğu doldurabilirdik.

İlk günlerde gördüğümüz ilgi, vatandaşın bize bağrını açması, benim gibi

binlerce insana ‘neden olmasın’ dedirtmişti.

Ne yazık ki siyasi geçmişimizin bize miras bıraktığı temellerin üzerine derme

çatma bir gecekondu kondurmaktan başka bir şey yapamadık.

Ne, ne olduğumuzu anlatabildik, ne de ne olmak istediğimizi anlatabildik.

İki parti arasına sıkışmış bir siyasette üçüncü bir yol olma hedefimizi yaşama

geçirebilecek zemin ayağımızın altından kayıp gitti.

Ben bunu 2018’de fark ettiğim için mesajımı GİK üyeliğinden istifa ederek