İyi öğretmenler için, ister yazılı olsun; ister sözlü... Bahanedir sınavlar.
Onlar öğrencilerini farklı yöntemlerle sınarlar...
Öğrencisini ilk gördüğü anda başlar sınava, öğretmen. Giyimi, kuşamı, oturması, kalkması, bilgisi, birikimi, amaçları, hayata bakış açıları tek tek not edilir...
İyi öğretmenler dikkatle gözlerler öğrencilerini... Derslere ilgisini, verilen görevleri uygulayış biçimini, arkadaşlarıyla ve diğer öğretmenleriyle ilişkilerini... 
Hepsini özenle değerlendirir. 
Ve sevgi aşılar, öğrencilerine; öğrenmenin temel koşulunun 'sevmek' olduğunu bildiğinden... 
Öğrencileri bilmese de, sözlü veya yazılı sınavlarda alınan notlardan çok daha önemlidir; tüm bunlar... 
Ve öğrencileri her zaman 'öğrenci'dir; öğretmenleri için... 
Ne kadar büyüseler; ne denli önemli görevlere gelseler, hatta yaşlansalar bile... Hiç fark etmez... 
Sınav yapmayı sürdürür öğretmenler... 
Öğrencileri yanlış yaptıklarında üzülür, başarılı olduklarında sevinirler. 
Öğrencilerinin yanlışlarını fark edip, düzeltmeleri de bir sevinç kaynağıdır öğretmenleri için. Hatta kendilerine de pay çıkarırlar, "Demek ki doğru eğitim vermişim" diye... Unutmasa da, affederler yanlışlarını... "Affetmek, birini salıvermek için bir kilidi açmak ve tutsağın kendisi olduğunun farkına varmaktır" diyor yazar Max Lucado... 
Ve iyi öğrenciler, saygı duyarlar öğretmenlerine; kendilerine en ufak bir katkı sağlamışlarsa... Öğretmenleri yanlış yapsalar bile... 
Öğretmenimiz olmasalar da, bazı insanlardan önemli şeyler öğrenebiliriz. Örneğin iyi bir sanatçı bizlere sanat aşkını aşılayabilir. 
***
Bir Tanju Okan hayranı olarak, bu büyük sanatçının performansına yaklaşacak birinin çıkmayacağını düşünüyordum. Geçtiğimiz pazartesi gecesi Karşıyaka Opera ve Tiyatro Sahnesi'nde 'Tanju Okan Şarkıları' konserinde bas Tevfik Rodos'u izleyince, düşüncem değişti; özellikle de sanatçı, 'Kadınım'ı seslendirdiğinde... Merdivenlerin bile tıka basa dolu olması; nitelikli müziğin ve sanatçıların daha geniş halk kitlelerine ulaşmasında bu tür etkinliklerin çok yararlı olacağını kanıtlıyor. Başta Karşıyaka Belediyesi, Tevfik Rodos, Ali Hoca ve Akgün Çavuş olmak üzere tüm emeği geçenlere teşekkür ederim. 
Bir teşekkür de Yaşar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat Barkan'a... Konserler çakıştığı için izleyememiş olsam da, üniversitesinin yerleşkesinde düzenlediği 'Atatürk'ü Anma Konseri'nde, Atatürk'ün müzik konusundaki vasiyetini en iyi yerine getiren sanatçılardan (bir diğeri Fazıl Say), 'Bu Toprağın Kemancısı' olarak tanınan Prof. Dr. Cihat Aşkın'ı konuk ettiği için... Sanatçıya Şef Alexander Rudin yönetimindeki Yaşar Üniversitesi Oda Orkestrası eşlik etmiş ve programda en sevdiğim eserlerden 'Sarasate'nin Zigeunerweisen'i' de varmış... Kaçırdığıma çok üzüldüm. 
'Öğretmenler gününüz' kutlu olsun... Tüm öğretmenlerim... 
Haftanın Sözü: "Aslında bir insana yeni bir şey öğretemezsiniz. Yalnız kendi içinde bir şeyler keşfetmesine yardımcı olabilirsiniz." Galileo Galilei