Altay, Sait Karafırtınalar'ın gelişi ve devre arası transferleri sonrası şahlanan bir takım oldu. Küme düşme korkusu yaşarken, Süper Lig'i düşünmeye başladı. Geçtiğimiz hafta arasında deplasmanda lig liderini devirme şansını son dakikalarda yediği gollerle kaçırdı. Bu sefer evinde play-off hattındaki Gazişehir Gaziantep'i ağırladı, bu sefer de galibiyeti şansız bir penaltı yüzünden kaçırdı.
***
Sahasında oynayan Altay'ın maçta ağır basan taraf olacağını düşünüyordum ama öyle olmadı. Konuk takım topla daha çok oynadı, çok adamla ceza alanı civarına gitti. Altay ceza alanına pek fazla yaklaşamadı, yaklaştığında da genelde çoğalmakta zorlandı.
Paixao isminde bir golcü var. 1. Lig'in en çok gol atan ismi. Çok atmasının yanında, sıra dışı gollere de imza atıyor. Maçın 31. dakikasında o gollerinden birini izlettirdi bizlere. Ceza sahası dışından, önü kalabalık olmasına rağmen, topun dibine öyle bir girdi ki, meşin yuvarlak havalandı, sonra inmeye başladı ve doksandan ağlarla buluştu. Süper Lig'de bile son vuruşları bu kadar güzel olan bir oyuncu görmek mümkün değil. Kaleci Günay'ın ne yaparsa yapsın, kurtarması çok ama çok zordu.
Yoğun yağmurlu bir akşam yaşanıyordu İzmir'de. Saha zemini ıslaktı. Bu, Altay'ın 2 puan kaybetmesine neden oldu. Ceza alanı içine, kaleye paralel yapılan ortaya hiç kimse dokunamadı. Topa arka tarafta bulunan Yasin göğsüyle müdahale etmek istedi. Fakat yere çarparak gelen topun ıslaklık sebebiyle hız kazanacağını hesaba katmamıştı. Göğsüne değil de koluna geldi. Hakem Mert Güzenge gözünden kaçmadı ve penaltı noktasını gösterdi. Skora denge geldi.
***
Altay'ın defanstan ileriye hızlı çıkaran ismi Kappel'di. Çalımlarıyla, topu önüne alışlarıyla adeta şov yaptı. Fakat şovunu öyle bir abarttı ki, herkesi geçip, kaleye gidip, gol atabileceğini sandı. Zaman zaman pas vermek varken, kalabalık içine girdi, topu kaybetti.
Altay'da bir diğer göze batan oyuncu, Helder idi. Çok koştu, kritik müdahalelerde bulundu. Atak kesti ve atak başlattı, çok da yoruldu.
Her iki takım da gol şansı yakaladı fakat bunların hiç biri net pozisyonlar değildi. Topu filelere göndermesi biraz zordu. Hiç kimse başarılı olamayınca maç 1-1 beraberlikle sona erdi.
Altınordu umut vermiyor
Altınordu, hafta arasında Osmanlıspor'a kendi sahasında 3-0 yenildi. İşte o zaman Şeytanlar'ın bu sene de Süper Lig'e çıkmasının çok zor olduğunu düşündüm. Lig'in 28. haftasında, Elazığ deplasmanında bu düşüncem adeta tescillendi. Ligin sondan 2. sırasında yer alan Birevim Elazığspor'a, 2-1'lik skorla boyun eğdi, herkesi şaşırttı. Her ne kadar kâğıt üzerinde Elazığ ev sahibi takım olsa da, karşılaşma Ankara'da oynandığı için ikisi de deplasmanda sayılırdı.
***
Elazığ maça tam saha pres ile başladı. Başarılı da oldu, kalesine yaklaştırmadan atakları kesip, top kaptı. Zaman ilerledikçe pres bırakıldı. Kendi yarı alanlarında karşılamaya başladılar Altınordu'yu.
Altınordu ceza alanına yaklaşmakta çok zorlandı. Rakip yarı alanına girdiklerinde, adeta duvara tosladılar. Pas yapmakta zorlandılar. Ceza alanı içerisine attıkları paslar da yerini bulmayınca, etkisiz kaldılar.
Elazığ oyunu yavaşlatmak için gayret ederken, kırmızı lacivertliler tam tersi hızlandırmak için uğraştı.
***
Maç 3 ihtimalli görünüyordu. Kadir'in rahat ve kendine güvenli oyunu, topla çizgiye inişi, güzel bir orta yapışı, Elazığ'ın öne geçmesindeki en büyük etkendi. Diarra'ya sadece golü atmak kalmıştı. Altınordu'nun golü piyango gibi idi. Birçok pozisyonu harcadılar, şanslılardı imdada Yiğitcan yetişti. Tehlikenin olmadığı bir yerde, çok gereksiz bir müdahale yaptı Yiğitcan, Altınordu'ya penaltı kazandırdı. Skor eşitlendi.
Galibiyet için yüklense de Altınordu, bir türlü istediği pozisyonları bulamadı. Son vuruşlarda da çok başarısızdı. Sakatlıklar başladı. Özellikle ev sahibi takım kalecisi Ahmet Sabri, oyunun sık sık durmasına neden oldu. Berabere bitecek derken, 89'da Elazığspor'un lige tutunma umutlarını yeşerten, Altınordu'nun ise play-off hayaline darbe vuran bir gol geldi. Kalan dakikalarda daha çok sakatlık oldu, maç böyle sona erdi.
***
Altınordu bildiğimiz Altınordu idi. Elazığ ise önceki haftalara nazaran daha iyi oynadı. Ezilmedi, büzülmedi. Başa baş mücadele etti. Küme düşecek bir takım görüntüsünde değildi.
