Kızıl Toz Yunanistan'ı Sardı! Türkiye Dikkat! Kızıl Toz Yunanistan'ı Sardı! Türkiye Dikkat!

Bu durumun son örneği ise Avrupa Birliği Copernicus İklim Değişikliği Servisi'nin (C3S) yaptığı açıklamada ortaya çıktı.

PCC'nin (Uluslararası İklim Değişikliği Paneli) raporlarına göre küresel ısınmanın etkileri her geçen gün kendini daha fazla hissettiriyor. Bu durumun son örneği ise Avrupa Birliği Copernicus İklim Değişikliği Servisi'nin (C3S) yaptığı açıklamada ortaya çıktı. Açıklamaya göre Mart 2024, sanayi öncesi dönemden (1850-1900) bu yana kaydedilen en sıcak Mart ayı olarak tarihe geçti. Bu endişe verici gelişme, iklim krizinin boyutu hakkında çarpıcı bir fikir veriyor.

Rekorlar Alt Üst Oluyor

C3S tarafından yayımlanan veriler, Mart 2024'te ortalama sıcaklığın 14,14 santigrat derece olarak ölçüldüğünü gösteriyor. Bu, söz konusu dönemin sanayi öncesi dönem ortalamasının maarif bir farkla, 1,68 derece daha sıcak olduğunu ortaya koyuyor. Rekorlar bununla da sınırlı değil! Son 10 ayın tamamı sıcaklık rekoru kırarken, Mart ayı ile son bulan 12 aylık periyot ise gezegenimizdeki en sıcak yıl olarak kayıtlara geçti. Nisan 2023'ten Mart 2024'e kadar olan süre boyunca ölçülen küresel ortalama sıcaklık, sanayi öncesi dönem ortalamasının 1,58 santigrat derece üzerinde gerçekleşti.

Felaket Tellalı Sıcaklıklar

Bu rekor sıcaklıklar, beraberinde felaket senaryolarını da getiriyor. Venezuela'da Ocak-Mart ayları arasında orman yangınları rekor seviyelere ulaştı. Güney Afrika'da ise kuraklık nedeniyle tarım sektörü ciddi darbe alırken, milyonlarca insan açlık tehdidi ile karşı karşıya kaldı. Uzmanlar, yaşanan bu olayların yalnızca birer örnek olduğunu ve iklim krizinin önümüzdeki dönemde çok daha yıkıcı sonuçlara yol açabileceği konusunda uyarıyorlar.

Isınmanın Nedenleri Neler?

C3S, yüksek sıcaklıkların temel nedeninin insan kaynaklı sera gazı emisyonlarındaki artış olduğunu vurguluyor. Sera gazlarının atmosferde birikmesiyle birlikte ısı yalıtımı artıyor ve gezegenimiz ısınmaya devam ediyor. Sıcaklıkları artıran bir diğer faktör ise Pasifik Okyanusu'nun doğusunda yüzey sularının ısınmasına yol açan El Nino hava olayı. Ancak uzmanlar, Aralık-Ocak aylarında zirveye ulaşan El Nino'nun etkisinin yıl sonuna doğru azalmasını bekliyor. Bu da sıcaklıkların bir miktar düşmesine yardımcı olabilir.

Umut Işığı Var mı?

El Nino'nun zayıflamasıyla birlikte sıcaklıkların düşmesi umut olsa da asıl çözüm, iklim krizine karşı küresel çapta mücadele etmekten geçiyor. Yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmek, sera gazı emisyonlarını azaltıcı politikalar uygulamak ve sürdürülebilir yaşam tarzlarını benimsemek, geleceğimiz için hayati önem taşıyor. Aksi takdirde, daha sık yaşanacak aşırı hava olayları, bitki örtüsünde yaşanacak kayıplar ve yükselen deniz seviyeleri gibi geri dönüşü zor sonuçlarla karşı karşıya kalabiliriz.

Harekete Geçme Zamanı!

İklim değişikliği ile mücadele hepimizin sorumluluğu. Çevre dostu alışkanlıklar edinerek, tüketim çılgınlığını azaltarak ve yetkilileri harekete geçirmeye yönelik adımlar atarak bu krize karşı birlikte durabiliriz. Unutmayın, daha yaşanabilir bir gelecek için harekete geçmek için elinizde hala zaman var!

Editör: Nurican ALBAYRAK