Deprem ve yangınlarla boğuşan, şanssızlığı egolu ve yetersiz yöneticilerle önü kesilen İzmir’im…
Şimdi, iç açıcı olmayan ve bir o kadar da karamsar bir tablo çizdiğimi söyleyebilirsiniz. Ancak konuyu anlamadan, dinlemeden yalnızca haber olsun diye yazı yazan gazeteciler de bu tabloyu daha da karartıyor. Ege’nin incisinde böyle haberlere yer vermek gerçekten yazık.
Konumuza dönersek; atanarak gelen ve bize seçenek bırakılmadan başımıza getirilen beceriksiz, kibirli belediye başkanlarını gördükçe İzmir’in geleceği konusunda endişelerim artıyor. Karşıyaka’da başarılı bir belediye başkanlığı yaptığını söyleyemeyeceğim büyükşehir belediye başkanının icraatlarını dinlediğimde, duyduklarıma inanmak istemedim. Kamu yararını gözeten ve insan hayatını önemseyen genel müdürleri, haklarını vermeden görevden alan sayın başkan, bu tavrını sürdürürse İzmir için ciddi bir tehlike oluşturuyor.
Gelelim, basına yansımayan görevden alma hikayelerine… İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Cemil Tugay’ın, küçük bir grubun memnuniyeti uğruna aldığı keyfi ve dayanağı olmayan kararlardan biri, Karşıyaka tramvayı açıldığında raylı sisteme paralel olduğu için kaldırılan ESHOT hatlarının yeniden devreye alınmasıdır. Bu karara karşı çıkan ve kamunun zarar görebileceğini savunan ESHOT’un eski genel müdürü Erhan Bey'in, vatandaşın verdiği vergiler ile kamu zararı oluşmamasını savunduğu için görevden alınması ayrı bir hatalı karardır.
Karşıyaka-Bayraklı bölgesinde çıkan Yamanlar yangınında, devlet bile yetersiz kalmışken, İzmir’deki tüm yangınlara başarılı müdahalelerde bulunan, 30 yılını itfaiye teşkilatına vermiş, birikimi ve verdiği eğitimlerle yeni itfaiyeciler yetiştiren İtfaiye Daire Başkanı İsmail Derse Bey'in görevden alınması, “İzmir’i kim yönetiyor?” veya “Başkanlık egosu mu devrede?” gibi soruları akla getiriyor.
Son olarak, Cemil Bey’in insan hayatını hiçe sayabilecek bir diğer kararı, eski İzmir Metro AŞ. Genel Müdürü Ertan Sayılkan’ı görevden almasıdır. Bu kurumda 24.5 yıl boyunca çeşitli görevlerde bulunan Sayılkan’ın görevden alınma sebebini duyunca, başkanın Hipokrat yemini etmiş bir doktor olduğunu unuttuğunu düşündüm ya da birileri ona yanlış yaptırıyor. Hepimizin bildiği Üçyol metrosunda, 2023 ve 2024 yıllarında merdiven kayması kazaları yaşandı. Bu kazaların faturası da, basından takip ettiğimiz üzere, Genel Müdür Ertan Bey’e kesildi. Ertan Bey’e bu kazalar sonucu aldığı tedbirler ve insan hayatına verdiği önem nedeniyle teşekkür ediyorum. 2023 Nisan ayında Genel Müdür olarak göreve başladıktan sonra kurumda köklü değişiklikler yapan sayın Genel Müdür, 2023 Aralık ayında yaşanan ilk kaza sonrası yürüyen merdivenlerin ağır bakımını başlatmış (çok daha önce yapılması gereken) ve yürüyen merdivenler için işletme içinde takip ve kontrollerini sağlayacak ekipler kurmuştur. Kısıtlı bütçeye rağmen öncelik edinmiştir. Zaman, finans ve üretim süreçlerini yönetirken yaşanan ikinci kazadan sonra radikal bir karar alarak ağır bakımı tamamlanmayan merdivenlerin kapatılması kararını vermiştir. Her türlü baskıya rağmen insan hayatı söz konusu olduğu için geri adım atmayan Genel Müdürün bu sebeple görevden alınması, İzmir’i kimlerin yönettiği sorusunu akla getiriyor.
Ne yazık ki, karşımıza kim çıkarılırsa onu seçtiğimizde sonuç kötü olabiliyor. Liyakat sahibi ve iş bilen kadroları bulmak zor, ancak harcamak çok kolay. Bu değerleri koruyalım, anlamadan dinlemeden habercilik yapacağız diye kimsenin hakkına girmeyelim.
Sağlıcakla kalın.