Hasan Celal Güzel, 19 Mart 2018'de akciğer enfeksiyonuna bağlı olarak gelişen solunum yetmezliği nedeniyle kaybettiğimiz eski Anavatan Partisi’nin Millî Eğitim, Gençlik ve Spor Bakanıdır. 1986-89 yılları arasında Dışişleri Bakan vekilliği yaptı. 1994 Yılı sonunda ‘Yeni Türkiye Stratejik Araştırma Merkezi’ni kurdu.’ “İçki bütün kötülüklerin anasıdır.” sözünü destekleyen kendisinin ağzından dile getirdiği cümleleri aynen alıntıladım.
Başbakan Erdoğan, Türkiye Yeşilay Cemiyeti tarafından Dünya Sağlık Örgütü (WHO) işbirliğiyle düzenlenen 'Global Alkol Politikaları Sempozyumu' nun resmî açılışında yaptığı konuşmada, Anayasa'nın 'Gençliğin korunması' matlaplı 58. maddesinin ikinci fıkrasına göre; 'Devlet, gençleri alkol düşkünlüğünden, uyuşturucu maddelerden, suçluluk, kumar ve benzeri kötü alışkanlıklardan ve cehaletten korumak için gerekli tedbirler alır' âmir hükmünü işaret ederek, Hükûmet olarak bunun kendi görevleri olduğunu belirtti.
İçki içmek gibi Allah ile kul arasındaki konularda İslam dini, dünyevi ve hukuksal bir ceza getirmiyor. Ana dediğimiz zaman koruyucu ama doğurgan bir ifade aklımıza geliyor. Kötülüklerin anası kötülükleri doğurmak ise ; “İyiliği doğuran şeyler nelerdir ? ” sorusu aklımıza geliyor ister istemez.
Fransız düşünür Victor Hugo’nun bir sözünü çok beğenir ve doğru bulurum.” Vicdan insanın içindeki Tanrı ‘dır”
Peki, biz Tanrı’yı en çok nerede hissederiz?
Dua ederken, tövbe ederken, af dilerken, isteklerimizi söylerken, ellerimizi yukarı kaldırıp göğsümüzün üzerinde tutmaz mıyız?
Peki, vicdan kaybedilirse ne olur?
Vicdan kaybedilirse;  hoşgörüyü, ahlakı, güzel huylarımızı, gözlerimizi , merhametimizi, empatiyi, iyiliği, konuşmayı, adaleti  kaybederiz. Vicdan kaybedilirse sağır oluruz.
Vicdan kaybedilirse  en önemlisi içimizdeki Tanrı’yı kaybederiz.
Vicdan kaybedilirse; gören gözlerimiz görmez, konuşan dillerimiz susar, duyan kulaklarımız işitmez olur. Yani üç maymunu oynarız. Üç maymun öğretisi tanım olarak: Gerçeklere gözünü kapatarak başını derde sokmadan, doğruları duymamazlıktan gelmek ve doğruları dile getirmeden kurnazlıkla aradan sıyrılmayı temsil eder.
Kısaca:  ?? Görmedim - ????Duymadım - ?? Bilmiyorum.
Aslında üç maymun öğretisinin anlamını bile değiştirmişiz. Hâlbuki gerçek üç maymunun simgelediği değerler günümüzdekinin tam zıttı bir anlama sahiptir. Üç maymun eski Japon Koshin Folk geleneklerinden gelen bir öğretinin simgesidir. Gerçekleri görmek istiyorum, doğruları duymak ve doğruları konuşmak istiyorum anlamına geliyor.  Peygamberimiz tarafından söylenen  “içki bütün kötülüklerin anasıdır sözü “ de tam anlamını ve yerini bulmuyor bana göre. Ben vicdan kaybedilirse, tüm kötülükler oradan doğar> sözü daha doğru olur diye düşünüyorum…
28 Mayısta Türkiye yeni meclisini ve yeniden yeni Cumhurbaşkanı’nı seçti. Muhalefetin ve iktidarın yükü çok ağır. Türkiye Cumhuriyeti; 100. yılında vicdanın kaybedilmediği, Tanrı‘nın aldatılmadığı, kadın genç ve çocukların geleceklerinin karartılmadığı, vicdanın cüzdanı yendiği, yeni bir dönem olmasını ve üç maymun öğretisinin gerçek anlamını bulmasını bekliyor.