Üç adam oturmuş eşlerine aldıkları hediyelerden bahsediyorlarmış. Birincisi demiş ki, "karıma öyle bir hediye aldım ki, 6 saniyede 0'dan 100'e çıkıyor."
Diğer ikisi anlamamışlar. "Ne aldın?"diye sormuşlar. "Beyaz bir Porsche aldım. Çok mutlu oldu." diye cevap vermiş.
İkinci adam demiş ki, "Bende geçen doğum gününde karıma 4 saniyede 0'dan 100'e çıkan bir şey almıştım."
Hemen anlamışlar tabi ki: 'Heey, yoksa Ferrari mi aldın?' Adam gülümsemiş: Evet, kıpkırmızı bir Ferrari aldım. Gerçekten de ona çok yakıştı."demiş.
Bu sefer üçüncü adama sormuşlar: "Peki sen ne aldın karına?" Adam demiş ki: Ben öyle bir şey aldım ki; sadece 2 saniyede 0'dan 100'e çıkıyor."
Adamlar şaşırmışlar: 'Atıyorsun!' demişler, 'Öyle bir araba olmaz ki!' Adam cevap vermiş: "Araba aldığımı da kim söyledi? Ben karıma TERAZİ aldım."

Evet, doğum günü pastasının üzerindeki mum sayısı arttıkça, doğum günlerini kutlamak bazen tatsızlaşabiliyor.
Allahtan bizim ev meskûn mahal sınırları içinde olduğu için, hangi aracı kullanırsak kullanalım hız sınırımız her zaman 100'ün altında kalıyor.
Gerçek kişiler gibi kurumlarda yaşayan organizmalardır. Zaman içinde doğarlar, büyürler, gelişirler. Onlarında doğum günleri vardır. Benim de mensubu olmaktan büyük gurur duyduğum kurumlardan biri Haber Ekspres Gazetesidir. Gazetem 9 Aralık'ta doğdu. Bu gün onun doğum günü. Hani sanatçılarımıza, ünlü olacağı doğuştan belliydi derler ya, Haber Ekspres gazetesinin çizgisi de doğuştan belliydi. Kurulduğu günden bu yana ilkeli gazetecilik anlayışından hiç taviz vermedi. Tabii bunu sağlayan en başta gazetemizin kurucusu sayın Aydın Bilgin'di.
Kendi dürüst, tarafsız ve adil gazetecilik anlayışının gazetesine aynen yansımasını sağladı. Gazetecilik ilkelerinden ödün vermektense, kendi malvarlığından ödün vermeyi tercih etti. Gazetesi palazlandıkça kendi malvarlığı ters oranda küçüldü. O zaman bunun anlamı ticaret değil, olsa olsa bir kamu hizmetidir. İşte yerel gazeteleri önemli kılan da budur. Yerel gazeteler küresel sermayeden en az etkilenirler. Yerel sorunları ve çözüm yollarını çok daha iyi bilirler. Yerel politikacıları, idarecileri ve kurumları yakından tanırlar. Bu sebeple hem yerel sorunlara teşhis koymaları hem de tedavi yollarını göstermeleri çok daha kolay ve sağlıklıdır.
İşte bu sebeple Yerel Gazeteler demokrasilerin olmazsa olmazlarıdır. Yaşamaları ve yaşatılmaları gerekir.
Tarifini yaptığım bu yerel basının en önemli örneklerinden birisidir HABER EKSPRES GAZETESİ. Benimde bu ailede yer almamın ve öz geçmişimde gururla HABER EKSPRES GAZETEİ KÖŞE YAZARI yazmamın sebebi de budur.

Gazeteme ilkyazımı yazdığım günü dün gibi hatırlıyorum.    
Benim kısa süreli siyaset hayatımda kazandığım en önemli dostlarımdan biri olan sayın Özlem Korur, sayın Aydın Bilgin'in benden yazı yazmamı istediğini bildirmişti. Hiç tereddütsüz evet demiştim. Çünkü iktidar partisi olmamamıza ve hatta iktidara gelmemize imkân dahi olmamasına rağmen yaptığımız her saygın işi desteklemişti Haber Ekspres Gazetesi. Üstelikte ne bir tanışıklığımız ne de bir çıkar ilişkimiz vardı. Biz haber olabilecek faaliyetlerde bulunuyorduk, diğer basın bizi yok sayarken Haber Ekspres gazetesi adil davranma alışkanlığıyla bizi haber yapmaktan çekinmiyordu.  Ben de belki de bu sebeple, ilkyazımı "ADALET" başlığıyla yazmıştım. Köşemin adını da sayın Aydın Bilgin koymuştu "TERAZİ". Bu başlık hem mesleğime, hem burcuma hem de kişiliğime çok uygundu.

O günden beri gazetemle birlikte bende büyümeye çalışıyorum. Haber Ekspres ailesinden çok şey öğrendim. Çok değerli dostlar kazandım. Gazetemim tüm çalışanları, tüm köşe yazarları ile gurur duydum.

Umarım ve eminim çok çok uzun yıllar Haber Ekspres Gazetesi bir Kutup Yıldızı gibi İzmirli'ye yol göstermeye devam eder.
Ben de kendimi hep şöyle tanıtırım " Ben, Ulvi Puğ serbest avukat olarak çalışıyorum. Bu profesyonel mesleğimin yanında İzmir Milli Kütüphane Vakfı Başkanlığı ve İzmir'in en saygın gazetelerinden biri olan HABER EKSPRES'TE köşe yazarlığı yapmaktayım"