Bizde söz sahiplerinden bazıları ve onların her söylediğine katılanların Taliban sempatizanı olduklarını biliyoruz.

Son günlerde sütre gerisinde kaldılar ama ben de onlara birkaç anımsatma yapayım…
Hatta Çin’i ‘dost’ görenlere de biraz gözlerini açmalarını ve biraz de dünyaya tek çerçeveden bakmamalarını öneriyorum.
Çin nereye yatırım yapıyor?
Bize mi, Yunanistan’a mı?
Ben söyleyeyim;
Daha önceleri yazmış ve anlatmıştım:
Yunanlıların son yıllarda en yeni ve güçlü dostlarından biri de Çin oluyor…
Bizi değil onları tercih ettiler, yatırım konusunda…
Yani Avrupa ile bağlantılarını bizimle değil, Yunanistan’la sağlamak için önemli ve ciddi adımlar atıyorlar.
Düşünsenize İzmir’de Çinlilerin konsoloslukları vardı, onu bile kaldırdılar.
Yıllar önce Amerikalıların hastanelerini kapatıp, Fuara katılmama kararı aldıklarını bile acaba hatırlayan var mı?
Bunun gibi…
O zamanlar ‘Amerikan Muzaffer’ gibi gazeteciler bile vardı…
Biz Namık Kemalliler de neredeyse her gün, Alsancak’ta önümüzü kesen Amerikalı gençler ya da askerlerle çatışıyorduk.
Şunu da düşünmeden kendimi alamıyorum;
Sanki İzmir’e gelenler, gönderilenler ‘seçmece karpuz gibi’ idiler…
Hepsi Amerikalı sporcu idi, sanki…
Bunları da arada parantez açarak belirttim.
Suriye politikamızda da, yakından uzaktan hiçbir ilgileri olmamasına rağmen Çinlilerin açıklamaları inceleyin bakın kimden yana çıkmışlar?
Bizim politikamızın tam tersini savundular.
Sakın yanlış anlaşılmasın, muhalefetin söyledikleri de onları ilgilendirmemiş.
Yani değerlendirmeleri bizim için tehlikeli ve zararlı…
Şimdi günümüze gelelim:
Afganistan geçici hükümetinin Dışişleri Bakan Vekili Emirhan Muttaki, Çin Medya Grubu’na verdiği özel röportajda, geçici hükümetin ulusal güvenlik ve istikrarı korumaya, halkın yaşamını iyileştirmeye ve ekonomiyi geliştirmeye kararlı olduğunu belirtti.
Anlamışsınızdır Taliban’dan söz ediyorum.
Muttaki yaptığı değerlendirmede ‘İyi komşuluk ilişkilerine sahip olduğumuz Çin, ileri sanayiye ve gelişen bir ekonomiye sahip. Çin, Afganistan'ın yeniden inşasında önemli bir rol oynayabilir. Çin ile ilişkilerimizi derinleştirmeyi ve ikili ticareti sürdürmeyi umuyoruz’ dedi.
Bu ne demek?
Güvendiğimiz dağlara kar yağıyor…
Çinliler de diğer ülkeler gibi önümüzü kesiyor.
Zaten Çinliler Kasım ayı başında Afganistan’dan 45 ton çam fıstığı ithal ettiler.
Neden acaba ihtiyaçları mı vardı?
Şunu da söyleyeyim:
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ve Dünya Gıda Programı (WFP) tarafından yayımlanan son rapor, harekete geçilmezse Afganistan nüfusunun yarısından fazlasının daha önce benzeri görülmemiş şekilde açlık tehlikesiyle karşı karşıya kalacağını, hanelerin yüzde 95'inin yeterli gıdaya sahip olmayacağını gösterdi.
Yani şimdi bazı ülkeler Afgan halkını açlıklı terbiye etmeye ve isteklerini elde etmeye çalışacaklar…
Muttaki bu arada şu açıklamayı da yaptı:
‘Taliban’ın Kabil’e girmesinden önce okullar COVID-19 salgını nedeniyle kapatılmıştı. Şu an ilk ve ortaokullardaki tüm erkek öğrenciler okula yeniden döndü.’
Ya kız öğrenciler?
Yağma Hasan’ın böreğinden yararlanmak isteyenlerin şimdi ‘kız öğrencilerle ilgilenecek’ halleri yok…
Sonuç:
Bizim evdeki hesap çarşıya uymuyor…
Belki Çinliler bizde daha ucuz işçilik olduğu için işi bize yaptırırlar, parsayı kendileri toplarlar…
Yani ne bize ne de karşıya acımıyorlar…
Çarkın, dişlilerin arasına bizi de almaya çalışıyorlar…
Bu yazdıklarım küçük bir örnek…
Bizim müteahhitlere ve girişimcilere ekmek vermemek için her türlü caba diğer ülkeler tarafından gösteriliyor…