Haber Ekspres okuyucularından Emekli Öğretmen Şeniz Ayçiçek önceki yazıma şu yorumu yaptı:
‘Çikolata yazınız, doğrusu çok yakıştı!
Eskiden günün anlam ve önemine istinaden denirdi, tamda yazınız
Böyle.
Çocukların belli oranda yemesi gerekli uzmanlara göre içinde H vitamini var.
Biz büyükler de çok severiz, özellikle bitter olanı daha az şeker mutluluğu artırdığı biliniyor.
Yeni yılınız en içten duygularımla sizin ve Haber Ekspres ailenize mutluluklar dilerim.’
Asıl ben teşekkür ediyorum, böyle moral verici bir yorum yaptığı için.
Birleşmiş Milletler Haber Merkezi yılsonu değerlendirmesinde, 2022 yılını kadın hakları konusunda önemli ve örnek bir yıl olarak değerlendirdi.
BM, 2022 yılının dünyanın her tarafında kadın haklarına karşı yapılan saldırılara karşı verilen mücadelelerle dolu geçtiğini, birçok ülkede daha saldırıya uğrayan kadın haklarının korunmasına yardımcı olan aktivistlerin çalışmalarından onur duyduğunu belirtti.
BM Haber Merkezi, ‘2022 yılı ve kadın hakları değerlendirmesinde’, kadınların haklarını savunmak çoğu zaman hatırı sayılır bir cesaret gerektiğini, kadın ve kızların haklarını güçlendirmeye kendini adamış olan BM’nin, onları istismardan korumak, sağlık ve yaşamlarını iyileştirmek için dünyanın dört bir yanındaki aktivistler, gönüllü kuruluşlarla çok yoğun bir şekilde çalıştıklarını kaydetti.
*
Bodrum Kale ve Müzesinin ‘efsanevi’ Müdürü Oğuz Alpözen’i herhalde bilmeyen, duymayan okuyucumuz oldukça azdır.
İzmirli Oğuz Alpözen hem emekliliğinin, hem de yoğun geçen sempozyum ve seminerler döneminden sonra yorgunluğunu Uzakdoğu’da atıyor.
Hem de arkeleoji üzerinde görüşmelen yapıp, uluslararası seminerlerde tecrübelerini paylaşıyor.
Geçenlerde, Bodrum’dan yapılan bir televizyonu çok uzaklarda izlemiş ve tabii ki gördüğü yanlışları yine bizim sayemizde Egelilere duyurmayı görev kabul etmiş..
Mektubunu özetleyerek paylaşıyorum:
‘Tayland'dayım.
24 Aralık Cumartesi H, tv’deki programda, Bodrum'u izliyorum.
Ana konu kale ve içindeki sualtı arkeoloji müzesi.
Buraya kırk yılımı verdim.
Müzenin adını koydum.
Yirmiyedi yıl müdürlüğünü yaptım.
Türkiye'nin en güzel, dünyanın en büyük sualtı arkeoloji müzesi oldu.
Liman Kule'sinde üç, kale beden duvarlarında (özgün yerlerinde) yirmi dört Türk bayrağı dalgalanıyordu.
Şimdi yok!
S.A. ‘Bodrum Kalesi'nin Bilinmeyenleri’ ni anlatıyor.
Alpözen'in açtığı on sekiz sergi salonunun yok edildiğini bilmiyor.
Karyalı Prenses Salonu'nun yıkıldığını, bilimsel verilere göre oluşturulan Kraliçe Ada'nın yerine, saten elbiseli genç bir kadının sergilendiğini de bilmiyor.
Doğu Roma Gemisi rahmetli Süleyman Demirel tarafından açılmıştı.
Sol üst köşede görüldüğü gibi Atatürk'ün gülen fotoğrafı vardı. Altında ‘Mutluyum. Çünkü başardım.’ yazıyordu.
Varmış gibi sunulan bu gemi de yok!
Yılanlı Kule'nin alt katında amphoraların meclis toplantısı vardı.
Bu sergileme de yok!
S,A. ‘Bodrum Kalesi'ndeki Ürpertici Zindan!’ diye anlatımını sürdürüyor. Değerli Yazar Nazlı Eray ‘İki gün önce gittim. Kaleyi gezdim, gördüm.’ diyor.
Barbaros Hayreddin'in kardeşi Oruç Reis'in 1506'da tutsak kaldığı o zindan sergilemesi de yok!
Bodrum Kalesi Sualtı Arkeoloji yapılan kültür ve doğa katliamın tarih yazacak!’
