Günlerdir virüsle oturuyor virüsle kalkıyoruz.
Elbette her zaman olduğu gibi ne geyikler ne geyikler.
Aslında bazıları da geyik yapar görünüp siyasi rant elde etme peşinde.
Bunların kafasının içinde zaten virüs yer etmiş.
Yani onlar için ne yapsan nafile.
Ne diyorlar?
"Çevremizdeki ülkelerde var bizde saklanıyor."
Yahu bu saklanması gereken bir şey değil ki.
Varsa gerçekten, halk daha dikkatli olsun diye açıklanır, yoksa yoktur ama bu çevremiz bunca sarıldıktan sonra olmayacak da değildir, tıpkı Sağlık Bakanımızın dediği gibi.
Hadi sosyal medyada farklı amaçlarla birçok kişi yazıyor.
Geniş kitlelerin izlediği bir ulusal tv yorumcusu da 'yeğeninin doktor olduğunu virüsün belirtilerinin olduğunu ama saklanmış olabileceğini, saklanıyorsa bunun doğru olmadığını' söylemez mi?
Sosyal medyadakileri anlarımda iri bir tv kanalı yorumcusunun bu konuda çok daha dikkatli olması gerekmez mi?
"İstanbul'da vatandaş marketlere hücum etmiş" miş.
Dezenfekte edici maddelere ilginin artmasını anlarım, zaten gerekli.
Ama makarnalara hücum anlaşılır gibi değil.
Fırsatçılara yol açmaktan başka işe yaramıyor.
Umarım Ticaret Bakanlığı bunun hesabını en kısa zamanda sorar, virüs tellallarına sorulmaya başlandığı gibi.

Hiç kimse virüsün bunca geç gelmesine neden olan Sağlık Bakanlığının virüs ilk görüldüğü anlardan itibaren aldığı önlemleri, yapılanları, başarılı çalışmalarına değinmiyor.
Dünya Sağlık Örgütü açıklama yapmadan çok daha önce tehlike fark edilip önlemler alınmıştı.
Ki bu sayede bunca zaman virüsten korunabildik.
Ama kafalarında virüs yer etmişler durur mu?
"Milyonlarca kaçak göçmen giriyor ülkemize Corona virüs giremiyor."
Sanki hayıflanır gibiler virüs girmediği için ya da can derdinde çoluk çocuk kaçışan insanlarda virüs olması gerekirmiş gibi.
Zaten savaş vurduğu için virüs oraya gitmeye gerek görmemiş anlaşılan ne diyelim?
Gerçi bu ülkede kendisine milletin vekili payesi verilmiş bir zat dahi Elazığ depreminde Elazığ devlet hastanesinin hali diye tadilattaki Urfa devlet hastanesi görüntülerini sosyal medyada paylaşmadı mı?
Daha neler neler.
Milletin dertleri, acıları üzerinden siyaset yapacağınıza aslanlar gibi çıkın 'bu yanlış, doğrusu böyle olmalı' deyin de sizi adam sansınlar.

Bazı insafsızlar da 'Türkiye DSÖ den para almak için açıklama yaptı' demez mi?
Pes demek çok insaflı olur böylelerine.
İnsan bunca aşağılar mı ülkesini?
Siz kimin düdüğünü çalıyorsunuz ki?
BM'nin COVID-19 için ayırdığı fon 15 milyon dolar.
Fon, UNİCEF ile DSÖ ye tahsis edilmiş ve bu kaynakla, virüsün yayılmasının izlenmesi, vakaların araştırılması ve ülkelerdeki laboratuvarların çalıştırılması da dâhil temel etkinliklerin finansmanının sağlanması amaçlanmıştır.
Yani kimseye, hiçbir devlete al harca diye para vermeyecekler.
Eh ülkemiz tıp alanında dünyada hiç azımsanmayacak bir yerde olduğuna göre bu yalanınızda para etmeyecek.
Ayrıca Dünya Sağlık Örgütü hastalığın yayıldığı ülkeleri sıralamış; o listede Türkiye göremezsiniz, umarım gelecekte de görmeyiz.
Yani saklanan varsa DSÖ'ye yutturamazsınız.

Merak ettiğim bir şey daha var.
Virüsün az görüldüğü veya hiç görülmediği ülkelerde bu salgın ile bunca haşır neşir olan bir ülke var mı acaba?
Dansözlerden Diyanete dek herkes her şey virüsün etki ve ilgi alanına sokuldu.
Kim demişti bir zamanlar, Türkler'de mizah yeteneği yok diye?