Sevgili okuyucularım, 6 Şubat öncesi yaşadığımız, hissettiğimiz, davrandığımız aynı kişiler olamayacağız. O tüm Türkiye’nin yaşadığı korkunç depremin ardından yazımı hazırladığım yedinci günü akşamı hala kurtarma çalışmalarına umut onlara mucize kurtuluşlarını televizyonlarda izlerken ruhum ve aklım, deprem bölgesine niye geç müdahale edildi hatta edilemedi sorusuyla çarpışırken TV ekranında an itibariyle can kaybı 31.641’i okurken, emekli kurmay albay Ahmet Akyol’un Habererk sitesindeki iletisini o okuduktan sonra esefle söylendim. Bizim düşmana ihtiyacımız yok… 

*** 

1- Bir zamanlar GATA'da Kurulu DAKİK isimli acil yardım ekibi vardı. Bütün malzemesi uçakla taşınabilen, ekibinin sırt çantaları hazır, doktor ve hemşirelerle oluşmuş bir ekipti. 1999 depreminden ders alınıp kurulmuştu, tatbikatlar yapardı. Şimdi nerede bu ekip? GATA'yı dağıttılar. GATA neden önemliydi. Çünkü Harp Cerrahisi konusunda tek yetenekli kurumdu. 

Harp Cerrahisi, Genel Cerrahiden daha kapsamlı bir cerrahi türüdür. Bir harpte, ya da doğal afetlerde, bir kişide yanık, yara, uzuv kopması, deri sıyrılması, göz yarası, akciğer delinmesi gibi birden fazla tahripte Harp Cerrahisi eğitimi almış cerrahlar görev yapardı. 

2- İnsani Yardım Tugayı kurulmuştu. Depremden hemen sonra bölgede olunurdu. Nerede bu birlik? Doğal Afetlerde böyle bir birliğin yeniden kurulması ve  nizamiyeden çıkması çok uzun zaman alır. Doğal Afetlerde zaman çok önemlidir. 

3- İzmir İstihkam Okulunda Arama Kurtarma Okulu kurulmuştu. Yıkıntılar arasından insanları kurtarma maksatlı eğitimler verilirdi. Bu maksatla KKK'lığı birliklerinde ekipler teçhiz edilmişti. Nerede bu ekipler? 

4- KKK'lığı birliklerinin EMASYA ve DAFYAR görevleri vardı. Teşkilât ve malzemeleri ile her an göreve hazırdı. Bir saat içinde kışladan çıkmaya hazır olurlardı.  DAFYAR görevinde yapılacak görevlere yönelik planlar vardı. Bu planlar; Trafik düzenlemesi, Emniyete alma, Yardım Dağıtımı ve Koordine etme, Çadırlı Kent Kurma , Arama Kurtarma vb. görevler. Nerede bunlar? 

5- TSK EMASYA ve DAFYAR yapısı ile ilk 8 saat içerisinde (7 ve 8 nci Kolordu) 10 il ve ilçelerinde binlerce soğuk iklim çadırı kurulur, seyyar mutfaklar işletilir, seyyar hastaneler ve revirler kurulur, çok sayıda personel ile arama ve kurtarma çalışmalarına başlanılmış olurdu. Nerede bunlar? 

6- Siviller bu işlerde yetersiz kaldığı, disiplin, organizasyon, senkronizasyon ve TMK'ya sahip olmadıkları için bu görevleri TSK'nın üzerine vermişlerdi. Yapılması gereken sivillere (tırnak içinde) "balık tutmayı" öğretip, organizasyonlarını oluşturmalarına yardımcı olduktan sonra görevi devretmek ve TSK yardımcı unsur olarak destek vermek, TSK, tüm kurulu teşkilleri ile ilave görevler için hazır olarak bekletilmesi gerekirdi. 

*** 
Bilim adamları bu depremin gününü veremese de olacağı yeri yıllardır söylemekteydi. Milyarlarca lira deprem vergisi toplanmasına rağmen bu vergiler deprem önlemleri için kullanılmadı. Üstelik CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, 2022 yılının Ekim ayında TBMM’de verdiği soru önergesinde, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’a, son imar affıyla kaç konut ve işyerinin Yapı Kayıt Belgesi aldığını sormuştu. Bakan Kurum tarafından verilen cevapta İmar barışı kapsamında Türkiye genelinde toplamda 7 milyon 85 bin 969 adet Yapı Kayıt Belgesi verildiği, bunların 5 milyon 848 bin 927’sini konutların oluşturduğu belirtildi. Yani yıkım yasallaştırıldı. Üstelik yukarıda yazdığım depreme anında müdahale edecek bir sistem ortadan kaldırıldı. Tek yetki, kendi stratejik planlarında bile eksiklik ve yetersizliklerini yazmış AFAD’a bırakıldı. Bu depremde organizasyon yapması gereken AFAD kendini toparlayıncaya kadar, kurtarma için altın saatler (ilk 72 saat) kaybedildi. Asrın felaketi başımıza olanca ağırlığıyla ve göz göre göre çöktü. Vah güzel memleketim, vah…