Kıymetli hemşehrilerim; 31 Mart seçimlerinin son haftasında izmirde görülmemiş bir süreç yaşıyoruz.

AK Parti tarihinde yaptığı en zayıf miting ile İzmirlilerin karşısına çıkmıştı hatırlarsanız. CHP ise bu süreçte İzmir'de toplu miting yapamadığı gibi yerel lokasyonlarda gerçekleştirdiği mitinglerde de istenilen, eski mitingleri ve çoşkuyu yakalayamıyor. CHP seçmeni ise kendini artık “sandalye koysak zaten seçertipolojisinden sıyırmış durumda. Hizmet edecek ve yeni dünyanın gelişimine ayak uyduracak bir şehir yönetimi istediğini açık açık söylüyor. İzmir genelinde alışkanlıklar değişecek anlaşılan o.

Geçen haftalarda Özgür Özel’e İzmir ve ilçeleri ile ilgili yapılan sunumlarda sıkıntılı yerler söylendi ve kendisinin talebi ile bu ilçelere bir program yapılması talimatı il başkanına verildi. Bu kapsamda gerçekleşen BUCA mitingi çok önemliydi. Zira Buca parti sözcüsü Deniz beyin en güçlü olduğu belediye meclis üyeliği yaptığı kendi memleketi. Siyaset sahnesinde yetiştiği yerde CHP Genel Merkezi olarak haliyle kendisinden beklentiler de çok üst seviyedeydi. Ancak Buca mitinginde partililer hem genel Başkan Özgür özel’i hemde Deniz Yücel’i büyük bir hezimet ve fiyasko ile yüzleştirdiler. Meydanın boş kalması bir yana miting alanının görsel hakimiyeti bile CHP'den daha ön plandaydı. Miting AK Parti adayı Adnan Öztekin’in pankartları gölgesinde gerçekleşti denilse yanlış olmaz. Ancak meydanda Özgür Bey’in konuşması bir ilki daha yaşattı bütün Bucalılara. Sayın cumhurbaşkanımızın Yeniden Refah Partisi'ni kastederek paçamızdan tutuyorlar dediği gibi, Özgür Bey de İYİ Parti adayı Suat Nezir’e yüklendi. Seçimi AK Parti'ye kazandırmak ile suçladı. 15 senedir yönettiğiniz ilçedeki tüm kötü sonuçları kabullenmemek ve hizmet odaklı seçim stratejileri ortaya koyan Cumhur ittifakı adayı Adnan Öztekin’e haksızlık olmuyor mu sayın Özel?

Kendi adayının ve ilçe başkanının bulaştıkları iddia edilen ve hiçbir soruya cevap vermedikleri yolsuzluk, orman arazilerini talan iddialarına muhatap bulamayan kamuoyuna şikayet ettiğiniz sizin partinizin önceki dönem hem adayı hem meclis üyesi. Çalışanın emeğini kazanırken de kaybederken de saygı duymak siyasi erdemdir. Bakalım bu sonuçların faturasını yanınızdaki parti sözcüsüne, il başkanına ve İzmir de yapılanmış “örgütünüzün” abilerine sorabilecek cesaretiniz olacak mı?

Son sözüm ise özlü sözlerimizden ve tavsiye niteliğinde olsun.

Aciz insan ŞİKAYET eder,

Asil insan İDARE eder,

Basit insan İFTİRA eder,

Dürüst insan SABREDER.

Kalın sağlıcakla...