Yazımın başlığını ‘Polisimize sahip çıkalım!’ diye attım…

Nedense bir iki kişinin dışında bir etki ve tepki görmedim.
Bunu da İçişleri Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü’nün yanı sıra valiliklerin ve yetkililerin dikkate almalarını diliyorum.
Yazımda; terör gazilerinin haklarının verilmesi gerektiğini belirtmiş, bu arada son zamanlardaki polis intiharlarına dikkat çekmek istemiştim.
Düşünebiliyor musunuz?
Kayıtlara göre son zamanlarda canına bir şekilde kıyan polislerimizin sayısı 100’ü buldu…
Bakalım bu konuda yandaş akademisyenler, AKP’li Rektörler ‘Sağlıklı bir sonuç için’ adım atacaklar mı?
Neden canımızı ve malımızı korumakla görevli polislerimiz, sevdikleri ve sevenlerini geride bırakarak gidiyorlar?
Daha önceki zamanda esnaf ve özellikle müzisyenlerin intiharlarını görüyorduk.
Filmlerin ve katil oyunların etkisi altında çocuk yaşta aramızdan ayrılmayı seçenleri de, ailelerinin acısını içimizde duyarak çok yazdık.
Hadi görelim bakalım, yetkililer bu konuda nasıl ciddi adım atacaklar, sorunları çözecekler?
Bunun siyasi yanı düşünülemez…
Sakın bu hataya düşmeyelim…
Polisimiz de bizim, esnafımız da, gençlerimiz de…
Bir insanı canından ettirecek kadar bunalıma girmesi neden olabilir?
Düşünmek bile istemiyorum…
Sanki bunları yazmamı biliyor ve istiyor olmalı ki, İzmir’in yetiştirdiği Bornovalı birinci sınıf il emniyet müdürü (B.C) iki üç gün önce İzmir Valiliği’nin yaptığı açıklamada, bir polis memurunu görevden aldığını yazdığımda şöyle dedi:

İşte gerçek

‘Halkın canını namusunu ve malını korumakla görevli kolluk kuvvetlerinin, bu tarz davranışı tabiki tasvip edilmez.
Polislik bir gönül işi olmakla beraber mesleğe gönül vermiş kişilerin mesleğe girmeden önce polisin tasvip etmediği bu davranışlarını, mesleğe girdikten sonra yapmaları nasıl izah edilebilir bilmiyorum!
Yeterli eğitim almamaları mı?
Aşırı stres mi?
İş yoğunluğu mu?
Bunun incelenmesi ve ona göre görevlendirilmesi gerekir.
Son zamanlarda polis intiharları da bunun araştırılması gerektiğini ortaya koyuyor.
Ayrıca polislik sınavlarında adayların tercihlerinde liyakata ne kadar uyuluyor bunun da sorgulanması gerekir!..’
Amerika’yı yeniden keşfetmeye gerek yok…
Müdürün söyledikleri dikkate alınsa sorun önemli derecede çözülür…
Tabii ki ilk ve en önemli konu açıkça ortada:
Eğitim… ve ikinci önemli konu geçim şartları… Binde bir de rastlansa mobingden söz etmeyeceğim…
Artık elimizi mutlaka ve mutlaka taşın altına sokmalı ve gerçeklere göre sorunu kökünden çözmeliyiz…