Sevgili okuyucularım;

Bugün 13 Mayıs 2021…

Yani kimine göre ‘Şeker’ kimine göre ise ‘Ramazan’ Bayramı…

Nedense bayramı gönlümüzden geçtiği şekilde kutlayamıyoruz…

Yani yıllardır alıştığımız gibi değil bu Bayram…

Bayramların yerleri bizlerde hep başkadır; bizi buluşturan, kaynaştıran, güzellikleri paylaştıran bayramlarda, tekrar sevinç ve mutlulukla buluşmamızı diliyorum.

Herkesin, her okuyucumun, dostum ve arkadaşımın bir an önce günlünden geçen günlere ulaşmasını ve sıcak ilişkilerin daha güzel ve güçlü bir şekilde başlamasını yürekten diliyorum…

HABERİNİZ VAR MI?

Her şeyi biliyoruz da, bu Bayram gününde, ‘Engelliler Haftası’ndan haberimiz var mı?

Belki yine birileri beylik bir iki laf edecek, aynen her bayramda olduğu gibi…

Denilecek şu;

‘Engelliler sadece yılda bir ya da bir hafta değil, her gün hatırlanmalıdır.’

Aslında günler, haftalar ‘farkındalık yaratmak’ için düzenlenir…

Sonra da unutulur, gider…

Her konuda, her sorunda çözümler bellidir ama o kadar…

Bunları yapacak kişi ya da kişiler yoktur…

Çünkü sorun ortadan kalkarsa bu kişilerin işleri de biter…

Koltukları gider, beklentileri gider, gelirleri gider…

BIKIP USANMADAN

Mücadele kazandırır:

Nasıl mı?

‘Mücadele’ ilgili çok önemli bir bilgiyi paylaşayım:

İzmir Tabib Odası uzun süredir, ‘Covid-19’un meslek hastalığı kabul edilmesi’ için büyük mücadele veriyordu.

Bu mücadele sonuç verdi.

İzmirli bir meslektaşlarının, yani Covid-19’dan kaybettiğimiz bir doktorumuzun yakınlarına ‘ölüm geliri’ bağlandı.

Peki bu nasıl oldu?

Dr. Muharrem İdiz, İzmir’de işyeri hekimi olarak görev yapmakta iken, Covid-19 Pandemisinin ilk günlerinde hastalığa yakalandı ve 02 Mayıs 2020 tarihinde, yani bir yıl önce vefat etti.

Pandeminin ilk döneminden bu yana, Covid-19’un sağlık çalışanları açısından meslek hastalığı kabul edilmesi gerektiğini ifade eden İzmir Tabip Odası, bu konudaki hukuki mücadelesini başlattı.

Önce SGK’na başvuruldu Doktor Muharrem İdiz’in ölümünün meslek hastalığı sonucu olduğunun kabulü ile yakınlarına ölüm geliri bağlanması talep edildi.

Covid-19’un mesleki bulaşıcı hastalıklar listesinde olmadığı gerekçesiyle başvuru reddedildi.

Bu kez Sosyal Sigortalar Yüksek Sağlık Kurulu’na itiraz edildi.

İlgili sağlık kuruluşlarından ve işyerlerinden kayıtlar istenerek başvuru tekrar değerlendirildi.

Bunun sonucunda, ölümün meslek hastalığına bağlı olduğu değerlendirmesi ile Covit-19’dan yaşamını yitiren bu doktorumuzun eşi ve kızına, meslek hastalığına bağlı ölüm geliri bağlandığı bildirildi.

Her ne kadar Bakanlık olsun, iktidar partisi ile destekleyen diğer partiler olsun, ‘Hayır’ demelerine rağmen, bu önemli karar şunu anlatıyor:

Covid-19 nedeniyle vefat eden bütün sağlık emekçilerinin durumu aynı çerçevede değerlendirilmelidir.

Kamu veya özel sağlık kurumu ayrımı yapılmaksızın, Covid-19 nedeniyle vefat eden sağlık emekçilerinin yakınlarının mağduriyetinin bir an önce giderilmesi gereklidir.

Sağlık emekçilerinin yakınları, uzun hukuksal süreçlerle karşı karşıya kalmamalı, sosyal güvenlik hukukundan kaynaklı aylıkları ivedilikle bağlanmalıdır.  

İzmir Tabip Odası yönetimini de bu katkı ve mücadelelerinden dolayı kutluyorum…

Her halde en güzel Bayram hediyesi yaslı bir aile için bu olmalıdır…